Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 435 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 6074 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiHÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas mahkumiyet hükmü olduğu halde, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 58/6. maddesi gereğince tayin olunan cezaların mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) Sanığın 07.05.2013 tarihli yazılı savunmasında, olay günü mağdur ...'nun cebinden bıçak çıkartarak "sanane lan benim annemden" diye sinkaflı kelimeler kullanarak bıçakla kendisine vurmak için hamle yaptığını, kendisinin de kapıya doğru kaçtığını, bu esnada mağdur ...'ın kendisini yakalayarak "sen kiminle uğraştığını bilmiyorsun" diyerek küfür edip kendisine vurmaya başladığını, mağdur ...'in de kendisine vuracağını düşündüğünden kendisini koruma amaçlı üzerindeki silahı çıkartıp yere doğru ateş ettiğini belirtmesi karşısında, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının tespiti amacıyla olay hakkında bilgi ve görgüleri olduğu anlaşılan ... ve ...tanık sıfatıyla dinlenerek sonucuna göre, haksız tahrik hükümlerini düzenleyen 5237 sayılı TCK'nin 29. maddesinin sanık lehine uygulanıp uygulanmayacağı hususunun karar yerinde tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, 2) Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas-2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 23.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.