Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 31252 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 29429 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 2014/217466 - Kanun Yararına BozmaMAHKEMESİ : Palu Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 11/01/2012 - 2006/368 Esas, 2007/478 KararSUÇ : Kasten yaralama suçuKasten yaralama suçundan sanık Z.. Ş..’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-e, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 200 yeni Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Palu Sulh Ceza Mahkemesinin 20/11/2007 tarihli ve 2006/23 Esas, 2007/93 sayılı Kararını müteakip, 08/02/2008 tarihli ve 26781 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacıyla Çeşitli Kanunlarda ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun uyarınca yapılan yeniden değerlendirmede, sanık Z.. Ş..’in, 5237 sayılı Kanun'un 86/2, 86/3-e, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 200 yeni Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin anılan Mahkemenin 07/04/2008 tarihli ve 2006/23 Esas, 2007/93 sayılı ek Kararını müteakip, deneme süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle sanık Z.. Ş..’in, 5237 sayılı Kanun’un 86/2, 86/3-e, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 3.000 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Mahkemenin 11/01/2012 tarihli ve 2.006/368 Esas, 2007/478 sayılı ek Kararına karşı Adalet Bakanlığı'nın 03.06.2014 tarih ve 2014/11133 – 38042 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 16.06.2014 tarih ve 2014/217466 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi. Mezkur ihbarnamede;5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesindeki “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir.” biçimindeki düzenleme nazara alındığında, mahkemesince 07/04/2008 tarihli ilk kararında, 10 gün karşılığı 200,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi karşısında, bu cezanın sanık için kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında 150 gün karşılığı 3.000,00 Türk lirası adli para cezasına hükmedilmek suretiyle fazla ceza tayin olunmasında; isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı. Gereği görüşülüp düşünüldü:Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Palu Sulh Ceza Mahkemesinin 11/01/2012 tarihli ve 2.006/368 Esas, 2007/478 sayılı ek Kararının 5271 sayılı CMK'nin 309/4-d maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA; sanığın 5237 sayılı TCK'nin 86/2. maddesi gereğince suç tarihi itibariyle takdiren 8 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına, sanığın eylemini eşine karşı işlediği anlaşıldığından aynı kanunun 86/3-a maddesi gereğince cezası ½ oranında artırılarak 12 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanığın cezası 62/1.maddesi gereğince takdiren 1/6 oranında indirilerek 10 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanığa hükmedilen 10 gün adli para cezasının 5237 sayılı TCK'nin 52/2.maddesi gereğince günlüğü 20 Türk Lirasından takdiren 200 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, infazın bu şekilde yapılmasına, hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 24.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.