MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiHÜKÜM : Mahkumiyet, beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Sanık ... hakkında katılan ...'ye karşı kasten yaralama suçundan kurulan ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı içeren hükme karşı katılan vekilinin temyiz isteminde: 5271 sayılı CMK’nin 231/12. maddesi gereği “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” kararlarına karşı başvurulacak yasa yolunun “itiraz” olması ve 5271 sayılı CMK’nin 264/1. maddesi uyarınca kanun yolu ve merciindeki yanılmanın başvuru hakkını ortadan kaldırmayacağına dair hüküm nazara alındığında, katılan vekilinin dilekçesinin itiraz niteliğinde olduğu kabul edilerek, temyizen incelenmeyen dosyanın itiraz merciince incelenmesi için mahalli mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 2) Sanık ... hakkında mağdur ... ve sanık ... hakkında mağdur ...'ye karşı kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; İlk olayda sanık ...'nin, mağdur ...'yi yaralayarak olayın başlamasına sebebiyet vermesi sonucu Miktat tarafından Savaş'ı kemik kırığına neden olur şekilde yaralanması ve bu olayı duyan sanık ...'nin de mağdur ...'yi hafif şekilde yaralaması nedeniyle ilk haksız hareketin sanıklardan gelmesi sebebiyle tebliğnamedeki bu hususa ilişkin ve 5271 sayılı CMK'nin 231/5. maddesinin sanıklar lehine uygulanmama sebebi sanıkların, mağdurların zararını gidermemeleri olup hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartlarının somut olayda gerçekleşmediği anlaşıldığından tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre o yer Cumhuriyet savcısının ve sanıklar müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin talebe aykırı olarak ONANMASINA, 4) Sanık ... hakkında katılanlar ... ve ...'ye karşı kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanık ...'nin, olayın ilk aşamasında katılan ...'nin yaralanmasında haksız bir hareketi bulunmadığından tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; ... hakkında katılan ...'ye karşı suçu nedeniyle TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-c-son, 29, 62 maddeleri ve katılan ...'ye karşı suçu nedeniyle de TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d-son, 29, 62. maddeleri gereğince yapılan uygulamalar sonucunda ayrı ayrı "3 yıl 1 ay 15 gün hapis" cezasına hükmedilmesi gerekirken "2 yıl 13 ay 15 gün hapis" cezasına hükmedilerek eksik ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının, katılanlar vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca talebe uygun BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK’nın 322. maddesi gereğince, ... hakkındaki hüküm fıkrasının (H-6) bendindeki ve (I-6) bendindeki "2 yıl 13 ay 15 gün hapis" şeklinde yazılan sonuç cezaların ayrı ayrı "3 yıl 1 ay 15 gün hapis" olarak değiştirilmesi ve diğer kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 5) Sanık ... hakkında katılan ...'ye karşı kasten yaralamaya teşebbüs ve mala zarar verme suçlarından kurulan beraat ve sanık ... hakkında ...'ye karşı kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; a) Tanık ...'ın, "... söğüt sopası ile Metin'in traktörüne vurdu, Metin'e de vurmak istedi ancak vuramadı" şeklindeki beyanına neden itibar edilmediği yeterince açıklanmadan ... hakkında ...'ye karşı kasten yaralamaya teşebbüs ve mala zarar verme suçlarından yetersiz gerekçe ile beraat kararı verilmesi, b) Sanık ... hakkında katılan ...'ye karşı kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan hükümde, 5271 sayılı CMK'nin 231. maddesinin 6/c fıkrasında belirtilen zarar kavramının maddi zarara ilişkin olması ve manevi zararı kapsamaması sebebiyle kasten yaralamaya teşebbüs eyleminde maddi zarardan söz edilemeyeceğinden CMK'nin 231. maddesinin 6. fıkrasının (a) ve (b) bentlerindeki diğer koşullar değerlendirilmeden yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle ... hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmemesi, c) Her bir sanık hakkında yapılan yargılama giderlerinin o sanıktan tahsiline karar vermek gerekirken tüm sanıklardan müteselsilen alınmasına karar verilerek CMK'nin 326/2. maddesine aykırı hareket edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının ve katılan sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca talebe uygun olarak BOZULMASINA, 28/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.