Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30344 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 28560 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : KYB - 2015/300730Kasten yaralama suçundan sanık S.. G..'in 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 456/4, 457/1 ve 55/3. maddeleri uyarınca 390,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 3 yıl denetim süresine tâbi tutulmasına dair İstanbul 4. Çocuk Mahkemesinin 14/04/2008 tarihli ve 2006/92 esas, 2008/161 sayılı kararını müteakip, sanığın denetim süresinde işlediği yeni bir suçtan mahkumiyetine karar verildiğinden bahisle önceki hükmün açıklanarak 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 456/4, 457/1 ve 55/3. maddeleri uyarınca 390,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul 2. Çocuk Mahkemesinin 28/01/2015 tarihli ve 2014/90 esas, 2015/31 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı'nın 20.08.2015 tarih ve 2015/16981–54515 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 08.09.2015 tarih ve 2015/300730 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi. Mezkur ihbarnamede; Adı geçen sanık hakkında aynı kararda yer alan 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçundan verilen ceza temyize tabi olup, sanık müdafii tarafından temyiz edilmiş olması sebebiyle dosya aslının 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçu yönünden temyiz incelemesi için Yargıtay'a gönderilmiş olduğu anlaşıldığından, yaralama suçu yönünden onaylı dosya sureti üzerinden yapılan incelemede,Dosya kapsamına göre, suç tarihinin 12/05/2004 olduğu ve yargılama konusu kasten yaralama suçunun 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 5 yıl ve 7 yıl 6 aylık dava zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, sanık hakkında verilen 14/04/2008 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 21/05/2008 tarihinde kesinleşmesi ile 3 yıllık denetim süresinin başladığı ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/8. maddesinin son cümlesi gereği dava zamanaşımının durduğu, ancak sanığın denetim süresi içinde 08/10/2009 tarihinde yeni bir kasıtlı suç işlediği ve bu suça ilişkin mahkumiyet hükmünün de kesinleşmiş olmasına nazaran önceki hükmün açıklanması gerekeceği, buna göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile duran zamanaşımının denetim süresinde işlenen yeni suç tarihinden itibaren yeniden işlemeye başlayacağı cihetle, sanık hakkındaki dava zamanaşımının durma ve yeniden başlama süreleri dikkate alındığında hükmün açıklanma tarihi olan 28/01/2015 itibari ile dava zamanaşımının dolmuş olduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde; isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309.maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.Gereği görüşülüp düşünüldü:Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; İstanbul 2. Çocuk Mahkemesinin 28/01/2015 tarihli ve 2014/90 esas, 2015/31 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309/4. maddesi ( d ) bendi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, Suç tarihi 12.05.2004 ile mahkemenin karar tarihi arasında 765 sayılı TCK'nin 102/4. ve 104/2. maddelerinde öngörülen zamanaşımının gerçekleşmiş bulunduğu anlaşılmakla; gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davasının CMK'nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE; dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 28.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.