Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2766 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 7275 - Esas Yıl 2006
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak, gereği görüşülüp düşünüldü:Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine; ancak;1- Her ne kadar, davanın dayanağını oluşturan ve sanığın imzasını da taşıyan suç tutanağında, sanığın yeri kendisinin açtığını, ağaçlardan daha önce yakacak ihtiyacını temin ettiğini beyan ettiği yazılı ise de, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; sahadaki ağaçların çok önceki yıllarda kesilmiş olup, mantar enfeksiyonuna maruz kalan köklerin çürüyüp hayatiyetlerini kaybettiğinin, sahanın tamamen dikensi ve otsu bitkilerle kaplı olup çok önceki yıllarda toprak işlemesi yapıldığının, ancak daha sonra terkedilmiş olduğunun bildirilmesine; sanığın da savunmalarında yerin tarlasının kenarında boş bir alan olduğunu, burayı kullanmadığını, ağaç kesmediğini, sadece bahçesinden çıkan çöpleri attığını, tutanağı okumadan imzaladığını beyan etmesine göre, keşfe iştirak eden bilirkişiden yemini verdirilerek, suça konu sahada toprak işlemesi ve kullanımın hangi tarihte yapıldığı, yerin ne zamandır kullanılmadığı hususunda ek rapor alınıp, sanığın bahçesinden çıkan çöplerin geçici veya devamlı surette orman alanına atılıp atılmadığının, temellük kastıyla hareket edilip edilmediğinin araştırılıp sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve tespiti gerektiğinin gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,Kabul ve uygulamaya göre de;2-01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 122. maddesi ile 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkındaki Kanun'un yürürlükten kaldırılmış olması ve aynı Kanun'da süresinde ödenmeyen para cezalarına ilişkin gecikme zammı öngörülme-mesine göre, gecikme zammı uygulanması olanağı bulunmadığının gözetilmemesi,3-01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Yasa'nın 5. maddesi gereğince para cezalarının adli para cezası olarak tayini gerektiğinin nazara alınmaması,4-Keşifte dinlenilen tutanak mümziilerinin ayrı ayrı dinlenilmeleri gerekirken birlikte ifadelerinin alınması suretiyle CMK'nın 52/1. maddesine muhalefet edilmesi,5-Kararda başvurulacak kanun yollarının süresi, mercii ve şeklinin belirtilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 34/2. maddesine aykırı davranılması,Bozmayı gerektirmiş, müdahil idarenin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi (BOZULMASINA), 29.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.