Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22935 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2571 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiHÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Sanıklar ... ve ... hakkında yaralama suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanıklar müdafinin soruşturma aşamasında baro tarafından görevlendirildiği, kovuşturma aşamasında, sanıkların müdafii talep etmedikleri ve müdafiin duruşmalara katılmadığı, sanıkların üzerine atılı suç için öngörülen cezanın alt sınırı itibariyle de, zorunlu müdafii bulunmasının gerekmediği, bu itibarla müdafiinin görevinin sona erdiği, gerekçeli kararın sanıklara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, sanıkların temyiz isteminde bulunmadıklarının anlaşılması karşısında; görevi sona eren sanıklar müdafiinin, sanıklar hakkında verilen hükmü temyize hak ve yetkisi bulunmadığından, sanıklar müdafiinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış ve tahrik nedeniyle sanık hakkında verilen cezanın indirimi sırasında uygulama maddesinin gösterilmemesi mahallinde ilavesi mümkün görülmüştür.Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5237 sayılı TCK'nin 53/1-c maddesinde yazılı velayet, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılmanın aynı kanunun 53/3. maddesine göre sadece kendi alt soyu bakımından koşullu salıverme tarihine kadar, kendi alt soyu haricindekiler yönünden ise infaz tamamlanıncaya kadar uygulanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi gereğince, hüküm fıkrasında yer alan hak yoksunlukları ile ilgili kısmın karar metninden çıkarılarak yerine “Sanığın 5237 sayılı TCK'nin 53/1. maddesinin a, b, c, d, e bentlerinde belirtilen hak ve yetkileri kullanmaktan mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki TCK'nin 53/1-c maddesinde belirtilen velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan ise 5237 sayılı TCK'nin 53/3. maddesi gereğince koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına" ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.