Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22619 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1056 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 3 - 2014/255471MAHKEMESİ : Çayıralan(Kapatılan) Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/05/2014NUMARASI : 2014/25 (E) ve 2014/74 (K)Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;Gereği görüşülüp düşünüldü;5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun Geçici Madde 1/3 hükmüne göre çocuk mahkemesi bulunmayan yerlerde bu mahkemeler kurulup göreve başlayıncaya kadar çocuklar tarafından işlenen suçlara ait kovuşturmalara görevli mahkemelerce anılan Kanun hükümlerine göre bakılacağı düzenlemesinin getirildiği, mahkemece de anılan Kanun hükümlerine uygun olarak kovuşturma faaliyetinin yürütüldüğü anlaşılmakla, tebliğnamedeki (2) numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;1) Suç tarihi itibariyle 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK'nin 53/1. maddesindeki güvenlik tedbirlerine hükmedilmek suretiyle 5237 sayılı TCK'nin 53/4. maddesine muhalefet edilmesi,2) 5237 sayılı TCK'nin 58/5. maddesi uyarınca fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanamayacağı gözetilmeksizin suça sürüklenen çocuk hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi,3) 5271 sayılı CMK'nin 324/1. maddesinde ödenmesi gereken avukatlık ücretleri yargılama giderlerinden sayılarak cezaya veya güvenlik tedbirine hükmolunması halinde bu giderlerin sanığa yükletilmesi gerektiği bildirilmiş ise de, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin de tarafı olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesindeki bir suç ile isnat edilen herkesin avukat tutmak için gerekli maddi olanaklardan yoksun olması halinde ve adaletin yerine gelmesi için gerekli görüldüğünde re'sen atanacak bir avukatın yardımından ücretsiz olarak yararlanabileceği yönündeki düzenleme ile Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 90/5. maddesindeki usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümlerinin esas alınacağı yönündeki düzenleme karşısında, 5271 sayılı CMK'nin 324. maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi arasında çıkan uyuşmazlıkta milletlerarası andlaşma hükmü olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümlerinin esas alınması gerektiği gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk için yapılan müdafiilik giderinin 5271 sayılı CMK'nin 150/2. maddesi uyarınca kendisine zorunlu olarak müdafii tayin edilen suça sürüklenen çocuktan tahsiline karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca kısmen istem gibi BOZULMASINA, 29.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.