MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiHÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Sanığın beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan kızını yaraladığı dikkate alınarak, TCK'nin 86/3. maddesinde gösterilen nitelikli hallerden birden fazlasının ihlal edilmesi nedeniyle cezanın altsınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik ve Tedbirlerinin İnfazı Hakkında kanunun 108. maddesinin 4, 5 ve 6. fıkralarına göre, denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevi, hükmü veren mahkemeye değil, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek olan mahkemeye ait olup, mahkumiyet hükmünde, mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 58/7 maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, denetimli serbestlik süresinin belirlenmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi gereğince, hüküm fıkrasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kısımdan "1 yıl" ibaresinin hükümden çıkarılması ve diğer kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.