Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20690 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 32583 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiHÜKÜM : Mahkumiyetine dair Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Üst Cumhuriyet savcısının 31.03.2011 gününde tefhim edilen hükme karşı CMUK' un 310. maddesinde öngörülen 1 aylık süre geçtikten sonra 20.05.2011 tarihli dilekçe ile yaptığı temyiz isteminin ve sanık ...'ın 26/05/2011 tarihinde tebliğ edilen hükme karşı CMUK' un 310. maddesinde öngörülen 1 haftalık süre geçtikten sonra 03.06.2011 tarihli dilekçe ile yaptığı temyiz isteminin aynı yasanın 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 2) Suça sürüklenen çocuk ... hakkında basit yaralamaya teşebbüs ve hakaret suçlarından hükmedilen adli para cezalarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine ancak; Suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde 18 yaşından küçük olması sebebiyle ödenmeyen adli para cezasının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106/4. maddesi gereği hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan adı geçen suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK’un 322. maddesi gereğince, hüküm fıkralarının bu konu ile ilgili paragraflarının sonundaki "...ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin..." şeklindeki ibarelerin hükümden çıkarılması ve diğer kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 3) Suça sürüklenen çocuk ... hakkında Akif'i yaralama ve silahla tedhit suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mağdur ...'in adli raporundaki bulgulara göre düzenlenen uzman hekim raporu hüküm kurmaya yeterli görüldüğünden tebliğnamedeki yeniden rapor aldırılması gerektiğine ilişkin düşünceye iştirak edilmemiştir. Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; a) Silahla sabit ize neden olacak şekilde yaralama suçundan yargılanan suça sürüklenen çocuğun CMK'nin 196/2. maddesine göre, üzerine atılı suçun alt sınırı 5 yıldan az olmayan cezayı gerektirdiğinden istinabe yolu ile dinlenemeyeceği, mutlaka duruşmaya çağrılıp dinlenmesi gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde istinabe yolu ile elde edilen savunması ile yetinilip hüküm kurulması, b) Silahla tehdit suçundan mağdurların soruşturmada alınan ilk beyanlarında suça sürüklenen çocuğun kendilerine yönelik av tüfeği ile ateş etme eylemi dışında tehdit sözleri de söylediğine ilişkin ifadelerinin bulunmadığı, sonradan alınan beyanlarında öldüreceğini de söylediğini belirtmeleri, tanık İbrahim'in savcılık beyanında suça sürüklenen çocuğun mağduralar yönelik “çıkın sizi tek tek vuracağım” şeklindeki anlatımı yargılamada doğrulamadığı halde; suça sürüklenen çocuğun silahla tehdit suçunu işlediği yönünde her türlü şüpheden uzak delil bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 26.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.