Tebliğname No : KYB - 2015/154872Kasten yaralama ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanuna muhalefet suçundan suça sürüklenen çocuk......'un, 6136 sayılı Kanunun 15, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 86/2, 86/3 ve 31/3. (iki kez) maddeleri gereğince 4 ay hapis (iki kez) ve 3 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesi gereğince hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına dair,.... Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2011 tarihli ve 2011/27 esas, 2011/474 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin,.....Ağır Ceza Mahkemesinin 15/12/2011 tarihli ve 2011/1385 değişik iş sayılı kararını müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde suç işlediğinden bahisle bildirimde bulunulması üzerine, 5271 sayılı Kanunun 231/11. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükümler açıklanarak, kasten yaralama suçundan 5237 sayılı Kanunun 86/2, 86/3-e, 31/3, 62 ve 52. maddeleri gereğince 2.000,00 Türk lirası ve 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçundan anılan Kanunun 15/1, 5237 sayılı Kanunun 62, 52 ve 50/3. maddeleri gereğince kısa süreli hapis cezasından çevrilme 3.000,00 Türk lirası ve doğrudan hükmedilen 500 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair,...... Asliye Ceza Mahkemesinin 26/11/2013 tarihli ve 2013/350 esas, 2013/699 sayılı kararına karşı .... Bakanlığı'nın 14.04.2015 tarih ve 2014/8384–26519 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 12.05.2015 tarih ve 2015/154872 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi. Diğer suça sürüklenen çocuk.....'nın 6136 sayılı Kanunun 4. maddesi kapsamında sustalı tabir edilen çakı bıçağı taşıdığının tespit edilmesine karşın, hakkında 6136 sayılı Kanunun 15. maddesine aykırılıktan sehven kamu davası açılmamasının mahallinde zamanaşımı süresi içerisinde hakkında kamu davası açılarak giderilebilecek bir eksiklik olduğu düşünülerek yapılan incelemede,Mezkur ihbarnamede; Dosya kapsamına göre, 1) Suça sürüklenen çocuk hakkında açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen kasten yaralama suçundan kurulan ilk hükümde, suça sürüklenen çocuk hakkında seçenek yaptırım olarak hapis cezası tercih Edilerek, hakkında 5237 sayılı Kanunun 62. maddesinin uygulanmamasına karşın açıklanmasına karar verilen ikinci hükümde, seçenek yaptırım olarak adli para Cezası tercih edilip, 5237 sayılı Kanunun 62. maddesinin uygulanmasına karar verildiği anlaşılmakla; 5271 sayılı Kanunun 231/11. maddesinde yer alan "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar..." hükmü gereği denetim süresi içerisinde suç işleyen suça sürüklenen çocuk hakkındaki açıklanması geri bırakılan hüküm açıklanırken mahkemeye takdir hakkı tanınmayıp ilk hükmün olduğu gibi açıklanması gerekeceği cihetle, suça sürüklenen çocuk hakkında aleyhe sonuç doğurmamak kaydıyla yazılı şekilde usul ve yasa hükümlerine aykırı karar verilmesinde,2) Suça sürüklenen çocuktan emanetin 2011/12 sırasında kayıtlı kelebek çakı bıçağı ele geçirildiği ve 05/01/2011 tarihli bilirkişi raporuna göre bu bıçağın 6136 sayılı Kanunun 4. maddesi kapsamında olmadığı, buna karşılık diğer suça sürüklenen çocuk.......’dan ele geçen sustalı çakı bıçağının 6136 sayılı Kanunun 4. maddesi kapsamında kaldığının anlaşılması karşısında, sehven suça sürüklenen çocuk ...... hakkında 6136 sayılı Kanunun 15. maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı gözetilmeden, yazılı şekilde hakkındaki hükmün açıklanmasına karar verilmesinde, 3) Suça sürüklenen çocuk hakkında açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan kurulan ilk hükümde, adli para cezasının alt sınır olan 5 gün üzerinden belirlenip, hakkında 5237 sayılı Kanunun 31/3. maddesi gereğince yaş küçüklüğü nedeni ile yasal indirim uygulanmasına ve 5237 sayılı Kanunun 62. maddesi gereğince indirim yapılmamasına karşın, açıklanmasına karar verilen ikinci hükümde, adli para cezasının 30 gün üzerinden belirlenerek 5237 sayılı Kanunun 31/3. maddesinde yer alan yasal indiriminde uygulanmadığı gibi, 5237 sayılı Kanunun 62. maddesi gereğince indirim uygulandığı anlaşılmakla; 5271 sayılı Kanunun 231/11. maddesinde yer alan "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar...” hükmü gereği denetim süresi içerisinde suç işleyen suça sürüklenen çocuk hakkındaki açıklanması geri bırakılan hüküm açıklanırken mahkemeye takdir hakkı tanınmayıp ilk hükmün olduğu gibi açıklanması gerekeceği cihetle, suça sürüklenen çocuk hakkında aleyhe sonuç doğuracak biçimde yazılı şekilde karar verilmesinde; isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.Gereği görüşülüp düşünüldü:.....ı'nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; ... Asliye Ceza Mahkemesinin 26/11/2013 tarihli ve 2013/350 esas, 2013/699 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309/4. maddesi gereğince 1 no'lu bozma nedeni yönünden aleyhe sonuç doğurmamak üzere kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 15.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.