Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17699 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1562 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 3 - 2013/224468MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 16/05/2013NUMARASI : 2013/293 (E) ve 2013/332 (K)Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;Gereği görüşülüp düşünüldü:Taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak, mahkemece sanıkla aynı işyerinde aynı işi yapmakta olan tanık Fatih'in beyanlarının samimi olmayıp sanığı suçtan kurtarma amaçlı olduğu kanaatine varılarak beyanlarına itibar edilmediği, sanığın soruşturma aşamasındaki beyanlarında mağdurun kendisine hakaret ettiği yönünde bir beyanı bulunmadığı gibi, mağdurun sepeti çekmesine sinirlenerek aralarında tartışmanın başladığını beyan etmesi karşısında, mağdurun alışveriş sepetiyle asansöre binip yukarı çıkmasını, sanığın hiçbir haklı neden olmaksızın keyfi bir şekilde engellemesi sonucu tartıştıkları, sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin olaya sebebiyet veren kişinin sanık Faruk olduğu şeklindeki mahkemenin kabul ve gerekçesinde hukuka aykırı bir yön görülmediğinden, tebliğnamenin sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin bozma istemli görüşüne iştirak edilmemiştir.Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak,Sanığın, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK'nin 53/1. maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilirken, 5237 sayılı TCK'nin 53/1-c maddesinde belirtilen hakları kendi altsoyu üzerinde koşullu salıverilme tarihine kadar, kendi altsoyu dışındakiler bakımından hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar kullanamayacağına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeple 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK’un 322. maddesi gereğince, hüküm fıkrasının hakyoksunlukları ile ilgili kısmının karar metninden çıkarılarak yerine “Sanığın 5237 sayılı TCK'nin 53/1. maddesinin a, b, c, d, e bentlerinde belirtilen hak ve yetkileri kullanmaktan mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki TCK'nin 53/1-c maddesinde belirtilen velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan ise 5237 sayılı TCK'nin 53/3. maddesi gereğince koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına" ibaresinin eklenmesi ve diğer kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.