Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 16866 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 31150 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiHÜKÜM : Mahkumiyete dair Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Katılan sanığın temyiz itirazlarının, hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede; 1) Sanık ...'ın, katılan ... ve ...'a yönelik yaralama eylemi nedeniyle kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanık hakkında tayin olunan cezaların, karar tarihindeki miktar ve türü itibariyle hükümlerin, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna eklenen geçici 2. madde uyarınca kesin nitelikte olup temyizi mümkün olmadığından, sanığın temyiz isteminin CMUK'un 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 2) Sanık ...'ın, katılan .... yönelik yaralama eylemi nedeniyle kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; A) Sanığa ek savunma hakkı verilmeden hakkında iddianamede yer almayan 5237 sayılı TCK'nin 87/3 maddesi hükmünün uygulanması, B) Dosya kapsamına göre, kira meseleleri sebebiyle husumetli olan tarafların borç meselelerini görüşürken çıkan tartışmada, karşılıklı olarak birbirlerini yaraladıklarının anlaşılması karşısında, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 22/10/2002 tarihli E.2002/4-238-K.2002/367 sayılı Kararında belirtildiği üzere, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin araştırılması, bu hususun tespit edilememesi durumunda da sanık lehine TCK’nin 29. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin düşünülmemesi, C) Katılanın alınan beyanında herhangi bir zarar talebinde bulunmadığı ve sanığın sabıka kaydında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel mahkumiyetinin yer almadığı görülmekle, 5271 sayılı CMK'nin 231/6. maddesi uyarınca, “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği” konusunda bir değerlendirme yapılıp sonucuna göre sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunda bir karar verilmesi gerekirken, sanığın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin mahkumiyeti gerekçe gösterilerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceğinin belirtilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.