MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza MahkemesiMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;Gereği görüşülüp düşünüldü;1) Katılan sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Müşteki ... 'nın şikayet hususunda beyanda bulunmak üzere 20.02.2013 tarihli duruşmada süre istemiş olmasına rağmen sonraki duruşmaya gelmediği ve şikayetçi olduğunu ifade etmediği böylece "katılan" sıfatı bulunmayıp 5271 sayılı CMK'nin 242/1 ve 260/1 maddeleri gereğince hükmü temyiz yetkisi bulunmadığından temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,2) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;... 'nın mağdur sanık olduğu ve 20.02.2013 tarihli duruşmada şikayet konusunda beyanı sorulduğunda süre istediği daha sonraki duruşmaya gelmeyerek beyanda bulunmadığı anlaşılmakla, ... hakkında katılma talebi olup olmadığı belirlenmeden hüküm kurulması yönündeki tebliğnamenin 1 nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.Sanık ... 'nın katılan ... 'a yönelik yaralama suçuna ilişkin uygulamada, 5237 sayılı TCK'nin 87/3. maddesinde "kasten yaralamanın vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına neden olması halinde, yukarıdaki maddelere göre belirlenen ceza, kırık vaya çıkığın hayat fonksiyonlarındaki etkisine göre, yarısına kadar artırılır." şeklinde düzenlendiği, doktor raporunda; katılandaki kırığının hayat fonksiyonlarını (1) derecede etkiler biçimde olduğunun belirtmesine rağmen, mahkemenin sanık hakkında TCK'nin 86/1. maddesi uyarınca hükmedilen cezanın, katılandaki kırık nedeniyle TCK'nin 3. maddesinde belirtilen işlenen fiilin niteliği ile orantılı olarak artırılması gerekirken en üst seviyeden "1/2" oranında artırılarak sanık hakkında fazla cezaya hükmedilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321 maddesi uyarınca, isteme uygun olarak BOZULMASINA, 06.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.