Tebliğname No : 3 - 2015/72133MAHKEMESİ : Bayramiç Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 07/11/2014NUMARASI : 2014/107 (E) ve 2014/296 (K)Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;Gereği görüşülüp düşünüldü;Gerekçeli kararın tebliğine ilişkin işlemin usüle uygun olmadığı görülerek mahkemenin 07.01.2015 tarih 2014/107 esas 2014/296 sayılı ek kararın kaldırılmasına karar verilerek dosyanın esasına yönelik yapılan incelemede;Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;1) Hükme esas alınan rapor içeriğinde boyun bölgesinde tarif edilen izin sosyal ilişki mesafesinden ilk bakışta fark edilir nitelikte olup olmadığının yazılı bulunmadığının anlaşılması karşısında, bir kez de mağdurun geçici ve kati doktor raporları ile birlikte İstanbul ATK ilgili ihtisas dairesine gönderilerek tarif edilen yaranın “yüzde sabit iz” niteliğinde bulunup bulunmadığına dair raporu aldırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesi,2) Tarafsız kamu tanığı bulunmayan olayda, sanık F.. G.. ve yanında bulunan mağdur arkadaşları ilk haksız hareketi oluşturan saldırının mağdur sanık Y.. E..’den geldiğini açıklamasına, mağdur sanık Y.. E.. ve arkadaşı mağdur H.. Y.. ise ilk saldırıyı yapanın sanık F.. G.. olduğunu belirtmesine göre, kavgayı başlatanın hangi taraf olduğunun kesin olarak belirlenememesi karşısında Yargıtay CGK’nin Dairemizce de benimsenen 2002/4-238 esas ve 2002/367 sayılı kararında açıklandığı üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halden sanığın yararlandırılması suretiyle etkili eylemi haksız tahrik altında gerçekleştirdiği kabul edilerek cezasından indirim yapılması gerektiğine dair içtihatı da nazara alınıp buna göre sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,3) Mağdur H.. Y.. ve mağdur sanık Y.. E.. kolluktaki ilk ifadelerinde, sanık F.. G..’nin av tüfeğini doğrulttuğunu beyan etmelerine karşılık, kovuşturma aşamasında bu beyanlarından dönerek sanığın tehdit etmediğini, tüfeği doğrultmadığını açıklamalarına, sanık F.. G..’nin ise gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamasında ısrarlı ve tutarlı olarak silahı doğrulmadığını, tehdit etmediğini savunmasına, sanığın yanında bulunan diğer mağdurların da sanığın bu savunmalarını doğrulamalarına, olaya ilişkin tarafsız kamu tanığının bulunmayıp, mağdurların aşamalarda değişen ve birbiri ile çelişen soyut ifadeleri dışında sanığın cezalandırılması için yeterli delil bulunmadığının anlaşılmasına göre, hakkında beraat kararı verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.