MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiHÜKÜM : Mahkumiyete dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1)O yer Cumhuriyet savcısının temyiz talepleri yönünden yapılan incelemde, O yer Cumhuriyet savcısının, hükmün tefhiminden itibaren CMUK'un 310/3. maddesinde öngörülen bir aylık yasal süre içinde temyiz etmesinin gerekmesine rağmen, mahkemenin 19.10.2011 tarihinde tefhim olunan kararını 06.12.2011 tarihinde temyiz etmesine göre o yer Cumhuriyet savcısının süreden sonraki temyiz isteminin 5320 sayılı CMK'nin 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2)Sanık ... hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede, Müşteki ...'nun 19.10.2011 tarihli dilekçesi davaya katılma istemi niteliğinde olmasına karşın, bu talebinin mahkemece CMK'nin 237/1 maddesine aykırı olarak karara bağlanmamış olduğu anlaşılmış ise de; müşteki-sanık ...'nun 5271 sayılı CMK'nin 237/2 ve 260. maddeleri uyarınca “katılan-sanık” olarak dava ve duruşmalara kabulüne karar verilerek yapılan incelemede, Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 3)Sanık ... hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede ise, Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak; Kısa kararda sanık hakkında hüküm olunan hapis cezasının “mükerrirlere özgü infaz rejmine göre çektirilmesine” ilşkin açıklama bulunmamasına karşın, gerekçeli kararda sanık hakkında “mükerrirlere özgü infaz rejmine göre çektirilmesine” karar verildiği yazılarak hükümde çelişkiye neden olunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca talep gibi BOZULMASINA, 01.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.