Tebliğname No : 3 - 2014/138865MAHKEMESİ : Mersin(Kapatılan) 5. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 12/02/2014NUMARASI : 2013/363 (E) ve 2014/153 (K) Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) Her iki sanık hakkındaki hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanıklara isnat edilen kasten yaralamaya teşebbüs etme ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçları nedeniyle, uzlaşma işlemlerinin; 5271 sayılı CMK'nin 5560 sayılı Yasa ile değiştirilen 253 ve 254. madde ve fıkralarında öngörülen yöntemin izlenmesi suretiyle yerine getirilmesinin zorunluluğu karşısında, anılan yasa maddelerine uygun biçimde uzlaştırma işlemlerine girişilmeden hüküm kurulması, 2) Ayrıca Sanık Nazife hakkında kurulan hükme yönelik olarak olarak; a) Sanık Nazife hakkında hüküm kurarken adli para cezası tercih edildiğinin belirtilmesine rağmen hapis cezası verilerek hükmün karıştırılması, b) Sanığın adli sicil kaydında bulunan elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçundan mahkûmiyetine ilişkin ceza hükmü ile ilgili olarak, 05/07/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi ile "abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin, suyun ve doğal gazın sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesi dolayısıyla bu kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla hakkında hırsızlık suçundan dolayı kovuşturma yapılan veya kesinleşmiş olup olmadığına bakılmaksızın hakkında hüküm verilen kişinin, bu kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde, zararı tamamen tazmin etmesi hâlinde, hakkında cezaya hükmolunmaz, verilen ceza tüm sonuçlarıyla ortadan kalkar" hükmünün getirilmesi karşısında, zararın tamamen tazmin edilip edilmediğinin mahkemesinden sorularak sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme sanık Erkan yönünden aykırı, sanık Nazife yönünden uygun olarak BOZULMASINA, 13/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.