Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1052 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 6311 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiHÜKÜMLER : Mahkumiyetlerine dair Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Tekerrüre esas mahkûmiyeti bulunan sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK'nin 58/3. maddesi gereğince aynı yasanın 86/2. maddesinde belirtilen seçimlik cezalardan hapis cezası tercih edilmesine rağmen, hapis cezasının TCK'nin 50/2 ve 58/3. maddelerine aykırı olarak adli para cezasına çevrilmesi ve buna bağlı olarak tekerrür hükümlerinin uygulanamaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 5237 sayılı TCK'nin 50/6. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 50/1. maddesinde sayılan adli para cezası seçenek yaptırımı dışındaki kısa süreli hapis cezasına seçenek tedbirlere uyulmaması halinde yapılacak uygulamayı düzenlemiş olup, bu tedbirlerin yasal süresi içerisinde yerine getirilmeye başlanmaması ya da yerine getirilmeye başlandığı halde devam edilmemesi halinde 5237 sayılı TCK'nin 50/6. maddesi uyarınca hükmü veren mahkemece hapis cezasının kısmen ya da tamamen infazına dair bir karar verileceği, adli para cezası seçenek yaptırımının yerine getirilmemesi halinde ise 5275 sayılı Kanunun 6545 sayılı Kanunun 81. maddesi ile değişik 106/3. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının kararı ile adli para cezasının ödenmeyen kısmına karşılık gelen gün miktarınca hapse çevrileceği ve hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı işte çalıştırılmasına karar verileceği gözetilmeksizin, sanığa 5237 sayılı TCK'nin 50/6. maddesine göre ihtarat yapılarak, 5237 sayılı TCK'nin 50/1-a maddesi uyarınca kısa süreli hapis cezasından çevrilen adli para cezasının ödenmemesi halinde kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmek suretiyle 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi gereğince, hüküm fıkralarından TCK'nin 50/6 maddesinin uygulanmasına yönelik bölümün çıkarılması suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.