Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 103 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 15216 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiHÜKÜM : Sanıkların mahkumiyetine dair Dairemizin 07.06.2016 tarih ve 2015/32360 Esas - 2016/13562 sayılı onama Kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 25.09.2016 tarih ve 2014/8924 sayılı itiraznamesi ile özetle; sanıkların suçu kabul etmediğini, suça katılmadıklarını söylemeleri karşısında, her bir sanığın başka başka avukat tarafından savunulması durumunda yapılacak savunma diğer sanık veya sanıkları suçlayıcı nitelikte olabileceği, bu durumun çıkar çatışması, savunmada zaafiyet oluşturduğu, sanıkların aynı avukat ile savunulmasının çıkar çatışması ve savunmada zaafiyet yaratması nedeniyle sanıkların savunma haklarının kısıtlandığı gerekçesiyle Dairemizin 07.06.2016 tarih ve 2015/32360 Esas - 2016/13562 sayılı onama Kararının kaldırılarak hükümlerin bozulmasına karar verilmesi talebiyle dosyanın 05.07.2012 tarih ve 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle 5271 sayılı CMK'nin 308. maddesine eklenen 2 ve 3. bentler ile aynı Kanunun 101. maddesi gereğince itirazen incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi üzerine yapılan incelemede; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Yerinde görülen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının KABULÜNE, 2) Dairemizin 07.06.2016 tarih ve 2015/32360 Esas - 2016/13562 sayılı onama Kararının KALDIRILMASINA, Sanıklar hakkında mağdur ...'ı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık veya sanıklar yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda menfaat uyuşmazlığının kabulü gerektiği; somut olayımızda aynı suçtan yargılanan sanıklar ..., ..., ..., ... arasında savunma yönünden menfaat çatışması oluştuğu gözetilmeden, sanıkların ayrı ayrı müdafiler yerine hüküm anına kadar aynı müdafii tarafından savunulmaları suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 38/1 ve 5271 sayılı CMK'nin 152. maddelerine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, aynı yasanın 326/son maddesi gözetilmek suretiyle BOZULMASINA, 16.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.