MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; davacıya ait 7 adet bileziğin bozdurularak harcandığını, davacının evden kovulduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5.000.- ziynet eşyaları bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; bileziklerin ortak hanenin ihtiyaçları doğrultusunda birlikte harcandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece bileziklerin evin ihtiyaçları için bozdurulduğu, davacının kendi rızası ile evin ihtiyaçlarını karşılamak amacı ile bileziklerini davalıya verdiği, altınların iadesini talep edemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Dava dilekçesinde istenilen ziynet eşyalarının ailenin ortak giderleri için bozdurulup harcandığı davalı tarafından kabul edilmektedir. Davalı ziynet eşyalarının davacının rızası ile bozdurulup harcandığını iddia etmiş ise de, bu iddiasını kanıtlayamıştır. Davacıya ait olduğu anlaşılan dava konusu altınların evliliğin devamı sırasında davalı tarafından bozdurulup harcanmış olduğu kabul edildiğine göre, davacıya iadesi gerekir. Eş söyleyişle; evin ihtiyacı için bozdurulan ziynet eşyalarının rıza ile ve iade şartı olmaksızın verildiğini davalı koca ispatlamak zorunda olup, somut olayda davalı koca bu durumu ispat edemediğinden dava konusu ziynet eşyalarını davacıya iade ile mükelleftir. Nitekim aynı ilkeler HGK 10/11/2010 tarih ve 2010/6- 533E-578K sayılı kararında da benimsenmiştir.Anılan nedenlerle davalı tarafından bozdurulup harcanmış olduğu kabul edilen ziynetler yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekir iken yazılı gerekçe ile bu ziynetler yönünden talebin reddine karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.