Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9768 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5853 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TÜKETİCİ MAHKEMESİ)FERİ MÜDAHİL : HAZİNE.Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin sağlık müdürlüğü, bağlı birimler ve Hastanelerin elektrik sayaçlarına daha pahalı olan ticarethane abone grubu üzerinden faturalandırma işlemi yaptığını, yanlış tarife uyguladığını, elektrik tüketim vergilerini yersiz tahakkuk ettirdiğini belirterek fazla ödenen 137.011 TL ödeme tarihinden yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; tarife değişikliği itirazında bulunulmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece davacı kurumun faturalara süresinde itiraz etmemek, abone grubunun değiştirilmesini talep etmemek sureti ile zararın doğmasına kendisinin sebebiyet verdiği, meydana gelen zararın tahsilini talep edemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlığın incelenmesinde; dosyaya sunulan faturalarda abone grubunun "şantiye", taraflar arasındaki abonelik sözleşmelerinde tarifenin "resmi daire", davacının sözleşmedeki ünvanının "Devlet Hastanesi" olarak gösterildiği, bu bağlamda davacının resmi sağlık kuruluşu olduğu, sağlayıcı ile yaptığı sözleşmeler ile kamusal sağlık hizmetini yürüttüğü, davacının 4077 sayılı Yasanın 3-e maddesinde tanımlı "tüketici" olmadığı anlaşılmaktadır.Somut olayda Karaman 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olmasına rağmen, yanılgılı değerlendirme ile davacının 4077 sayılı yasa kapsamında "tüketici" olduğu kabul edilerek davaya "tüketici mahkemesi sıfatı ile" bakılması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.Bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.