Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9585 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5005 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : DİKİLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 28/02/2013NUMARASI : 2011/8-2013/72 Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde;davacının muris M.. O.. 'ın kızı Hafize'den dünyaya geldiğini,davacı ve ailesinin muhacir olduğunu,davacının annesinin Türkiye'ye göç ettikten hemen sonra evlenmesi nedeniyle babası muris M.. O.. 'ın nüfusuna kayıt olmadığını evlendiği eşi Hüseyin'in nüfusuna kaydedildiğini,bu durumun davalı tarafından bilinmesine rağmen,muris M.. O.. 'dan intikal eden davaya konu arsanın 3.bir şahsa satıldığını davalının taşınmazı satması nedeniyle bir apartman ve bir miktar para kazandığını, satılan arsanın emsal bedelinin 150.000 TL olduğunu, davacının muris M.. O.. 'ın mirasçısı olduğuna dair 29.12.201 tarihli veraset ilamı alındığını ve davacının murisin mirasında 36/288 paya sahip olduğunu, bu nedenle davacının mirasçı olduğunu bilmelerine rağmen,davacının da hissedar olduğu arsayı üçüncü bir kişiye satarak,davacının hissesi nispetinde zenginleşen davalı Y.. O.. ve tespit edildikten sonra davaya dahil edilecek diğer kişilerden haksız yere edinilen davacı payının edinim tarihindeki tutarı olan 18750 TL'nin edinim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Yargılama sırasında, 13.10.2011 tarihli dahili dava dilekçesi ile diğer davalılar davaya dahil edilmek suretiyle yargılamaya devam edilmiştir.Davalı Y.. O.. ve dahili davalılar M.. Y.. ve H.. A.. davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 6.250 TL'nin 1.250 TL'lik kısmının bütün davalılardan müştereken ve müteselsilen 5.000 TL'lik kısmının ise davalı Y.. O..'dan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Dava; sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanan alacak istemine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre; borçludan faiz talep edilebilmesi için zenginleşenin iyiniyetli ya da kötüniyetli olduğuna bakılmadan bir ihtar ile ya da aleyhine bir dava açılmak suretiyle temerrüde düşürülmesi gerekir. Borçlunun temerrüdü, borçluya gönderilen ihtarnamenin tebliğinden veya ihtarnamede ödeme için süre verilmişse bu sürenin bitiminden itibaren oluşur. İade talebinde bulunulmadan temerrüt faizi işlemez. Somut olayda; davaya konu alacağın tahsili amacıyla davalı Y.. O..'a noter vasıtasıyla 04/01/2010 tarihinde tebligat çıkarıldığı ancak tebligatın yapılıp yapılamadığına dair bir tespite yer verilmediği ve dosya muhteviyatında da tebliğe dair bir belgenin olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, ihtarın davalıya tebliğ edildiği tarihin belirlenip, bu tarih itibariyle davalının temerrüde düştüğü kabul edilip, temerrüt tarihinden itibaren faize karar verilmesi gerekirken, davalı Y.. O..'ın davadan önce temerrüde düşürülüp düşürülmediği araştırılmadan, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.