Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 933 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 15876 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, müşterek iki çocuğun velayetinin müvekkiline verildiğini, çocuklardan birinin %84 görme özürlü olduğunu ve özel okula gitmesi gerektiğini, diğer çocuğun konuşma ve konsatrasyon sorunu olduğunu, okula devam edebilmesi için özel ders alması gerektiğini, boşanma davasının yargılaması sırasında işsiz olduğu için davalıdan nafaka talep edilmediğini ancak davalının uçak teknisyeni olarak işe başladığını, gelirinin iyi olduğunu belirterek; davalının ilk maaşını aldığı 01.02.2014 tarihinden başlamak üzere her bir çocuk için aylık 1.500,00 er TL olmak üzere toplam 3.000,00 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; çocuklardan birinin ...'nın en iyi okullarından birinde yatılı olarak okuduğunu giderlerini vakfın karşıladığını, konuşma sorunu olan çocuğun tedavi ve terapi giderlerini müvekkilinin ödediğini, müvekkilinin evlilik birliği döneminde edindiği tüm malvarlığını davacıya devrettiğini, aylık gelirinin 2.700,00 Euro olduğunu, yeniden evlendiğini, eşinin ev hanımı olduğunu savunarak; davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 01.03.1997 doğumlu ... lehine dava tarihinden, çocuğun 18 yaşını doldurduğu 01.03.2015 tarihine kadar aylık 300,00 TL ve 30.12.2002 doğumlu ... lehine dava tarihinden itibaren 300,00 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakası istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; hükmedilen iştirak nafakasının çocukların ihtiyaçlarını karşılayabilecek miktarda olup olmadığı hususunda toplanmaktadır.Kural olarak boşanma kararı ile velayet kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.(TMK m.182) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir.Nafaka miktarı belirlenirken, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların 28.05.2013 tarihinde boşandıkları, davalının ...s şirketinde uçak teknisyeni olarak çalıştığı, aylık 2.700 Euro (9.000,00 TL) gelirinin bulunduğu, 08.07.2014 tarihinde ikinci kez evlendiği, 1997 ve 2002 doğumlu çocukların velayetinin 1969 doğumlu davacı anneye verildiği, davacının çocuklarla birlikte ...'da yaşadığı, yaşlılık aylığı aldığı, ...'da bulunan taşınmazdan aylık 1.350,00 TL kira geliri olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocukların yaşı, okul ve sağlık durumları, zorunlu ihtiyaçları, velayet kendisinde bulunan annenin işsiz oluşu dikkate alınarak hakkaniyete uygun daha yüksek oranda nafakaya karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu aylık 300,00 er TL nafakaya hükmedilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.