MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR 1. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 12/06/2014NUMARASI : 2014/140-2014/463Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesinde, davacı lehine takdir edilen 270 TL yoksulluk nafakasının günün koşulları karşısında yetersiz kaldığından 600 TL' ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacı kadının anne ve babasının yanında kaldığını, Kaymakamlıktan maddi yardım aldığını, giderlerinde herhangi bir artış olmadığını, davalının yeniden evlendiğinden masrafların arttığını, bu nedenle, davanın reddine, davalının eşinin nafaka ödenmesini sorun haline getirdiğinden TMK. 176. maddesi gereğince toptan nafaka ödenmesi yönünde karar verilmesini, bunun kabul görmemesi durumunda, takdir edilen nafakanın sonraki yıllara ait artış oranının belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacının davanın kısmen kabulüne, davacı lehine takdir edilen 270,00TL yoksulluk nafakasının nafakanın başlangıç tarihi ile dava tarihi arasında geçen sürede paranın satın alma gücündeki düşüş, tarafların değişen ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişiklik gözönüne alınarak davalı vekilinin talebi doğrultusunda 5.000,00 TL yoksulluk nafakasının 3'er aylık dönemler halinde 4 eşit taksitle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dava, yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir.TMK. nun 176. maddesinin 1. fıkrasına göre; yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. Aynı maddenin 4. fıkrası ile de; tarafların maddi durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır.Somut olayda, Seyitgazi Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesince, 11.05.2011 tarihinde, davacı lehine aylık 270 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, bu kararın 14.06.2011 tarihinde kesinleştiği, aradan geçen zaman ve ihtiyaçlar gözetilerek 270 TL'nin 600 TL'ye çıkarılması istemiyle eldeki davanın açıldığı, davacı tarafın nafakanın irat olarak belirlenmiş olan ödenme şeklinin, toptan ödeme olarak değiştirilmesine yönelik bir talebinin bulunmadığı, ayrıca, nafaka yükümlüsü olan davalının, nafakanın toptan olarak ödenmesine ilişkin usulüne uygun olarak açılmış bir dava da bulunmadığı anlaşılmaktadır.Bu durumda, mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE 12 aylık ortalama artış oranı nazara alınmak suretiyle, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir miktara hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Kabule göre de, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 9.maddesi uyarınca, nafaka davalarında, reddedilen kısım yönünden avukatlık ücretine hükmedilemeyeceğinden, mahkemece, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.