Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 908 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 23272 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : SULH HUKUK MAHKEMESİDava dilekçesinde 2.350,93 TL için takibe yapılan itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatı istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; davalıların abonesiz sayaçtan elektrik kullanmaları nedeniyle, kaçak tutanağı tutulduğunu; düzenlenen faturayı ödemediklerinden, yapılan icra takibine de haksız itiraz ettiklerinden; itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar, cevap vermemişlerdir.Mahkemece; bilirkişi raporu esas alınarak, davanın kısmen kabulü ile 2.350,93 TL üzerinden itirazın iptaline, icra inkar tazminatı talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Davalılar aleyhinde açılan Asliye Ceza Mahkemesindeki davanın; 05.07.2012 tarihi itibari ile yürürlüğe giren 6352 sayılı yasanın geçici 2/2 maddesi gereğince sanık adına şikayetçi şirket zararını 6 aylık süre sonunda 05.01.2013 tarihine kadar ödemesi, ödediği takdirde makbuzunu ibraz etmesi ve atıl?? eylemden dolayı hakkında ceza verilmeyeceği, aksi halde yargılamaya devam olunacağı hususunda uyarılı davetiye çıkartıldığı; davanın henüz derdest olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, öncelikle, ceza davasının sonucu beklenmeli sonucuna göre bir hüküm verilmelidir.Mahkemenin kabul şekline göre de; alacak miktarının, tutanakta görevlilerin belirtikleri ve ölçülen akım miktarı üzerinden hesaplama yapılarak belirlenmesi gerekirken, maddi olgular dışına çıkılarak, toplam endeks miktarından bahsedilip, 5.000 watt kurulu güç üzerinden hesaplama yapılmış olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bundan ayrı, bilirkişi raporunun davalılara tebliğ edilmesi gerekirken, tebliğ yapılmadan, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle hüküm tesisi de doğru değildir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.