Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8976 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 81 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 10/11/2014NUMARASI : 2014/512-2014/860Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 2000 yılında evlendiklerini, müşterek çocuklarının bulunmadığını, davalının önceki evliliğinden olan çocuğunun bulunduğunu, davalının müvekkilini aşağıladığını, hor gördüğünü, davalının hakarete ve şiddete maruz kaldığını, son olarak müvekkili lehine koruma kararı verildiğini ve müvekkilinin evden ayrıldığını, davacının herhangi bir gelirinin olmadığını belirterek, ayrı yaşama hakkı bulunan müvekkili lehine aylık 1.250 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan fiziksel ve psikolojik şiddet gördüğünü, davalının müvekkiline küfürler ettiğini ve şiddet uyguladığını, davacının şu anda müvekkiline ait evde oturduğunu, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme tarafından; Dinlenen tanık beyanları ve 6284 Sayılı Kanun'a ilişkin değişik iş dosyaları incelendiğinde son ayrılış sırasında kocanın karısına şiddet uygulayıp, evden kovduğu, davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu, ayrı yaşayan davacı lehine tarafların sosyo-ekonomik durumlarına göre yapılan değerlendirme sonunda aylık 600 TL tedbir nafakasının hüküm altına alındığı anlaşılmıştır.Somut olayda, hüküm kısmının 2. fıkrasında "Davacının adli müzaheret talebinin kabulü ile hükmedilen miktar üzerinden hesaplanan ve yatırılmadığı anlaşılan 82 TL harcın davalıdan alınarak, hazineye irat kaydına" denildiği, ancak hükmün incelemesinde davacı lehine aylık 600 TL tedbir nafakasına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Davalı aleyhine karar ve ilam harcı tahsili yönünde hüküm kurulacaksa, yıllık nafaka miktarı üzerinden karar yılı itibariyle geçerli olan Harçlar Kanunu tarifesine göre hesaplamanın yapılması gerektiği,./..mahkeme tarafından harç hesaplamasının hatalı yapıldığı, karar yılı itibariyle alınması gereken karar ve ilam harcının düşük hesaplandığı, ayrıca yargılama gideri hesaplanırken hüküm fıkrasında yargılama giderleri kalemlerinin tek tek sayılması gerektiği, taraflar hakkında sosyal ekonomik araştırma yapılırken taraf beyanları ile bu araştırma tutanağının örtüşmemesi halinde tarafların varsa maaş bordroları, tapu kayıt bilgileri, banka hesapları vb araçlarla araştırma tutanağının temellendirilmesi gerektiği, yerel mahkemenin bu eksiklikleri gidermeden hatalı hüküm kurduğu anlaşılmış, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.