Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8952 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1880 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 26/09/2013NUMARASI : 2013/8-2013/500 Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili, davalının işyeri telefon aboneliğine ilişkin tahakkuk eden borçlarını ödemediğini, bu nedenle Ankara 20. İcra Müdürlüğünün 2009/4437 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile davalı aleyhine icra-inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu telefon hattının müvekkiline ait olmadığını, borca ve icra takibine yapılan itirazın haklı olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, alacağın tahsili için icra takibinde bulunmuş, davalı 22.03.2011 havale tarihli dilekçe ile takibe itiraz?? etmiş, itiraz üzerine de İcra Müdürlüğünce 10.05.2011 tarihinde takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Takip talebine itiraz edilen ve itirazın kaldırılması için mercie müracaat etmek istemeyen alacaklı itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak umumi hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir(İİK 67/1). Davalının itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edildiğine dair icra dosyasında bir belgeye rastlanılmamıştır. Mahkemece; davanın 10.05.2011 tarihinde itirazı öğrendiği kabul edilerek, dava tarihi 04.01.2013 tarihi itibariyle yasal 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki; İİK 67/1.maddesi ve devamı madde hükmünde, dava açma süresinin ödeme emrine itirazın alacaklıya tebliği tarihinden itibaren başlayacağı belirtilmiştir. İİK.62/2.md. de; "Takibe itiraz edildiğinin, 59.md.göre alacaklının yatırdığı avanstan karşılanmak suretiyle üç gün içinde bir muhtıra ile alacaklıya tebliğ edileceği" belirtilmek suretiyle itirazın alacaklıya tebliği zorunluluğu getirilmiştir.Somut olayda; İcra Müdürlüğünce borçlunun itirazının alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair dosyada bir belge bulunmadığına göre davanın süresinde açıldığının kabulü gerekir. Mahkemece; davanın esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.