T.C.MAHKEMESİ : ADANA 6. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 20/11/2014NUMARASI : 2014/453-2014/884Taraflar arasındaki nafakanın artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; davacı ve davalının Adana 4.Aile Mahkemesinin 2010/1327-2011/186 E.K.sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuklar Selen ve Naz'ın velayetlerinin davacıya verilerek çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 150,00 şer TL iştirak nafakası bağlandığını, çocukların okul masraflarının arttığını, hükmedilen nafakaların ihtiyaçlarını karşılayamadığını, davacının annesi ve babası ile birlikte oturduğunu, onların da bakımını üstlendiğini, davalının otomotiv işi ile uğraştığını, işyeri sahibi olduğunu belirterek nafakaların Selen için 400,00 TL'ye ve Naz için 350,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı cevap dilekçesi ile; düzenli olarak iştirak nafakalarını ödediğini, son 7-8 aydır aylık 350 TL olarak ödeme yaptığını, okul ve kıyafetlerine ait masraflarını da karşıladığını, mağdur etmediğini, galeri sahibi olmadığını, dava dilekçesinde belirtilen galeride sigortalı çalışan olduğunu, asgari ücret aldığını, davacının çocuklara bakamaması durumunda velayetlerini almaya hazır olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; ''davanın kısmen kabulü ile, tarafların müşterek çocukları Selen ve Naz yararına iştirak nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere ayrı ayrı aylık 250 şer TL yükseltilmesine '' karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının;a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,./..b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini,c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri,ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini,d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını,e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi,içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur.Bu yasal şekil yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu - 2007/14-778 E, 2007/611 K. sayılı ilamı).Somut olayda; davacı tarafça 150,00'şer TL olan iştirak nafakalarının Selen için 400,00 TL'ye, Naz için 350,00 TL'ye çıkarılması talep edilmiş, kısmen kabul edilen davada ,hüküm kısmında aynen ''Selen ve Naz yararına iştirak nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere ayrı ayrı aylık 250 şer TL yükseltilmesine '' yazılmak sureti ile hüküm oluşturulmuştur. Mahkemece takdir edilen nafakaların miktarı karardan anlaşılamadığı gibi, bu itibarla kararın infaz kabiliyetinin de bulunmadığı açıktır.Mahkemece yapılması gereken iş; taraflara tanınan hak ve yükümlülükleri tek tek gösterecek şekilde HMK. 297. Maddesine uygun olarak açık, sarih ve anlaşılabilir şekilde hüküm kurmak olmalıdır.Bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.