MAHKEMESİ : SUSURLUK ASLİYE HUKUK(TİCARET) MAHKEMESİTARİHİ : 10/04/2014NUMARASI : 2013/87-2014/92Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; Susurluk İcra Müdürlüğü'nün 2012/879 Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip yapıldığını, davalı borçlu tarafından ödeme emrine itiraz edildiğini, takibin durduğunu, davalının bazı tarım araç ve makinalarının bakım ve tamiri için fatura karşılığı işinin yapıldığını, işbu faturanın davalıya ... Noterliği'nin 07/06/2012 tarih ve ... yevmiye sayılı ihtarnamesini tebliğ edildiğini, yasal süre içinde davalı tarafça fatura içeriğine itiraz edilmediğini, borçlunun itirazında haksız olup kötüniyetli olduğunu, icra takibini uzatmak amacıyla borca itiraz edildiğini belirterek borçlunun borca itirazının iptali ile takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %40'ndan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, Davalı borçlunun Susurluk İcra Müdürlüğü'nün 2012/879 Esas sayılı takip dosyasına 28/06/2012 tarihli itiraz dilekçesinde sadece borca itiraz ettiği, hukuki ilişkinin varlığına yönelik bir itirazının olmadığı, usulüne uygun yapılan tebligata rağmen davalı borçlunun herhangi bir savunma ve iddiada bulunmadığının anlaşıldığı, yapılan iş karşılığı düzenlenen faturanın 5.197,90 TL. olduğu ve icra dosyasına davalı tarafın söz konusu borca itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu kanaatine varıldığı, dava konusu alacak likit olduğundan davalı taraf aleyhine icra inkar tazminatına hükmedildiği, ilgili icra dosyası kapsamında davacı tarafın 5.317,90 TL. asıl alacak talebi bulunmasına rağmen taraflar arasında yapılmış faturada ve davacı vekilinin dava dilekçesinde maddi hata olarak yazıldığı asıl alacağın 5.197,90 TL. olduğu anlaşıdığı, bu alacak miktarı üzerinden devamına karar verildiği gerekçesi ile davanın kabulü ile davalının Susurluk İcra Müdürlüğü'nün 2012/879 Esas sayılı takibine vaki itirazının iptaline, takibin 5.197,90 TL. asıl alacak üzerinden devamına, alacak likit olup %20'si olan 1.039,58 TL. icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ./..Dava, BK.nun 355 ve devamı maddelerinde (TBK md. 470 vd.) düzenlenen eser sözleşmesine dayalı araç tamir bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. MK'nın 6. maddesine göre herkes iddiasını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. BK.nın 355. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hak kazanıldığını kanıtlama yükü yükleniciye, iş bedelinin ödendiğini ispat külfeti iş sahibine düşer.Davacının genel kurallar içinde davalıya ait aracı tamir ettiğini kanıtlaması gerekir. Somut olayda, davacı, davalıya ait araç ve makinaları tamir ettiğini, iş bedeli olarak kestiği faturanın davalı tarafından ödenmediğini iddia etmiştir. Davalı taraf davaya cevap vermeyerek ileri sürülen iddiaları inkar etmiş sayılır. İcra dosyasında ödeme emrine karşı yaptığı itirazında, takip konusu alacakla ilgili alacaklıya böyle bir borcunun olmadığını belirtmiştir. Her nekadar mahkemece davalının itiraz dilekçesinde sadece borca itiraz ettiği, hukuki ilişkinin varlığına yönelik bir itirazının olmadığı, usulüne uygun yapılan tebligata rağmen davalı borçlunun herhangi bir savunma ve iddiada bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de davalının alacaklıya böyle bir borcunun olmadığını belirtmesi karşısında davalının akdi ilişkiyi kabul etmediği anlaşılmaktadır.Davacı, delil olarak münhasıran faturaya dayanmıştır. Tek taraflı olarak düzenlenen, ve ilamsız icra takibine dayanak gösterilen fatura tek başına taraflar arasındaki hukuki ilişkinin varlığını kanıtlayıcı nitelikte değildir. Davalı davaya cevap vermeyerek ileri sürülen iddaları inkar etmiş sayıldığı için, taraflar arasındaki hukuki ilişkiyi ispat yükü davacıdadır. Davacı davasını yasal delillerle ispat etmek zorundadır. O halde mahkemece, davacı delilleri toplanarak sonucu dairesinde hüküm tesisi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulü doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.