MAHKEMESİ : ILGIN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/10/2013NUMARASI : 2009/429-2013/424Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle; daha önceden belirlenen, 12.05.2015 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; davacı vekili Av. R.. Ç.., davalılardan M.. M.. vekili Av. B.. A.., Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş Genel Müdürlüğü vekili Av. M.. D.. geldiler. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin plastik üzerine üretim yapan bir fabrikasının olduğunu, fabrikada hammaddenin işlenmesinde elektriğin hayati önem taşıdığını, davalı idareden elektrik aldıklarını, yörede elektrik kesintilerinin ve voltaj düşüklüğünün olağan bir hal aldığını, bu durum nedeniyle müvekkilinin zarar gördüğünü, zira fabrikada işlenmekte olan plastik boruların elektrik kesintisi veya voltaj düşüklüğü sonrası iptal edilerek en baştan işlenmeye başladığını, yine makine içerisinde kalan plastiğin ise Konya'ya gönderilerek yeniden ham maddeye çevrilmek zorunda kalındığını, bu durum nedeniyle maddi kayıplarının bulunduğunu, bu malzemenin yeniden ham maddeye çevrilmesi sonucunda daha düşük bir kalitede ürün elde etmek için kullanıldığını, meydana gelen bu zarardan davalıların sorumlu olduklarını, meydana gelen zararın bedelinin bilinmediğini, bu nedenle bilirkişi incelemesinden sonra dava değerini ıslah etmek kaydıyla delil tespiti tarihi itibarıyla maddi zararının davalılardan; dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacı müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir. ./..Davalılar, davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların sair temyiz itirazları yerinde değildir.Mahkemece hükme esas alınan 19.04.2012 tarihli bilirkişi kurulu raporunda tarafların kusur incelemesi yapılmadan sadece zarar miktarı hesaplanmıştır. “...Davalı elektrik şirketi, imtiyaz sureti ile çalışan bir şirkettir. Davacının davalı dışında başka bir şirketten elektrik tedarik etme seçeneği bulunmamaktadır. Davalı elektrik şirketi kendisiyle sözleşme yapan abonelerine kesintisiz elektrik sağlamakla yükümlüdür. Davacının, davalı şirkete güvenmekten başka bir kusuru bulunmamaktadır. Davalı şirketin 9 saat süreyle elektrik kesintisine sebebiyet vermesi ve abonelerine elektrik temin edememesi onun kusurunu oluşturur. Elektrik kesintisine neden olan olayın mücbir sebep oluşturacak yoğunlukta olmaması nedeniyle, davalı borcundan kurtulmuş sayılmaz." şeklinde görüş bildirmiş olup anılan bu rapora da davalı vekili itiraz etmiştir.Hal böyle olunca, mahkemece davacının bu büyüklükteki ticari işletmesinde, her türlü aksaklığı gözeterek (elektrik kesintisi, vb.) önceden gerekli tedbirleri alması gerekip gerekmediği, davacının tesisatın onaylanan projeye uygun olup olmadığı, davacının elektrik kesintisi ve voltaj dalgalanmalarını bilmesi gereken bir kişi olarak alması gereken önlemlerin bulunup bulunmadığı; varsa bu önlemlerin neler olduğu, önlemlerin davacı zararının oluşmasında etkili olup olmayacağı, varsa etki derecesi keza davalının kesinti ve dalgalanmaları zamanında davacıya bildirmemiş olmasında etkisi olup olmayacağı veya benzer şekildeki tedbirlerle zararı azaltma imkanı olup olmadığı bir başka deyişle davacı yanın müterafik kusurlu olup olmadığı yönünde yeterince durularak, gerekli görüldüğünde bu yönde konusunda uzman üç kişilik bilirkişi kurulundan Yargıtay denetimine elverişli yeni bir rapor alınarak, varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekillerle temsil edilen taraflar için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100'er TL vekalet ücretinin taraflardan alınıp taraflara verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.