Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8374 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 946 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : KARŞIYAKA 4.AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 14/11/2013NUMARASI : 2012/960-2013/777Taraflar arasında görülen nişan hediyelerinin iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesi ile; tarafların 10.10.2010 tarihinde nişanlandıklarını, davalının haklı bir neden olmadan 2012 yılı Ocak ayı içinde nişanı bozduğunu iddia ederek, müvekkilinin nişan nedeniyle davalıya verdiği hediyelerin aynen iadesini, olmazsa bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesi ile; 19.10.2011 tarihinde, müvekkilinin çalıştığı ilaç firmasının gönderdiği Denizli'de kaldığı otelde telefon görüşmesi sırasında tarafların nişanının bozulduğunu, bu nedenle davanın zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; tarafların 10/10/2010 tarihinde nişanlandıkları, nişanın 19/10/2011 tarihinde bozulduğu, davanın bu tarihten itibaren 1 yıl içinde açılması gerektiği, oysa zamanaşımı süresinden sonra 13/11/2012 tarihinde açıldığı gerekçesi ile davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Medeni Kanunun 123. maddesi gereğince; “Nişanın sona ermesinden doğan dava hakları, sona ermenin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.'' Somut olayda; mahkemece ifadelerine başvurulan davalı tanıkları, nişanın 2011 yılının Ekim ayında bozulduğunu davalıdan duyduklarını beyan etmişlerdir. Davacı tanıkları ise 2011 yılının Kasım ayının sonunda nişanın bozulduğunu beyan etmişler, özellikle davacı tanıklarından Engin.. beyanında; 2011 yılı Kasım ayında bir cenazelerinin olduğunu, tarafların da cenazeye katıldıklarını, cenazeden bir hafta sonra davalının nişanın iyi gitmediğini, düğünün yemekli olmasını istediklerini, ancak davacının bunu kabul etmediğinden araya girmesini istediğini belirtmiştir. Bu duruma göre; görgüye dayalı bilgisi bulunan davacı tanıklarının beyanına itibar edilerek, nişanın 201 1 yılı Kasım ayının sonunda bozulduğu kabul edilmelidir. Dava ise, 13.11.2012 tarihinde açılmıştır. O halde mahkemece, davaya konu alacak açısından MK’nun 123.maddesindeki bir yıllık zamanaşımının davanın açıldığı tarih itibariyle henüz dolmadığı gözetilerek, esas hakkında yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken,yanılgılı değerlendirme sonucu zamanaşımı nedeni ile red kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.