MAHKEMESİ : HEKİMHAN ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİTARİHİ : 15/01/2013NUMARASI : 2012/13-2013/20Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesinde; davalı kocanın, davacı eşini evden kovduktan sonra, boşanma davası açtığını; evden kovulan müvekkilinin babasının yanına sığınmak zorunda kaldığını iddia ederek; aylık 400 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davacının evi sık sık terk ettiğini, bu nedenle 30.11.2011 tarihinde boşanma davası açıldığını savunarak; davanın boşanma dosyası ile birleştirilerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; "davacının sürekli, düzenli ve yeterli bir geliri olmadığı ve TMK 175. maddesindeki koşulların oluştuğu anlaşılmakla, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 18.07.2011 tarih, 2010/11497 Esas ve 2011/12519 Karar sayılı ilamı dikkate alınarak dava tarihinden boşanma kararının kesinleşmesine kadar davacı lehine aylık 250 TL tedbir nafakası, boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra ise aylık davacı lehine 250,00 TL yardım nafakasına hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir" gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davacı lehine davanın açılma tarihinden hükmün kesinleşmesine kadar aylık 250 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hüküm kesinleştikten sonra aylık 250.00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Türk Medeni Kanununun 186/3.maddesine göre; eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar. 196/1.maddesine göre de; (Eşler birlikte yaşarken) eşlerden birinin istemi üzerine hakim, ailenin geçimi için her birinin yapacağı parasal katkıyı belirler. Aynı yasanın 197/2.maddesine göre de; birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır.Somut olayda; davacı (kadın), ayrı yaşamakta haklılık iddiasıyla (davalının kendisini evden kovduğu iddiasıyla) tedbir nafakası istemektedir.Davalı ise; boşanma davası açıldığını, bu dosyanın boşanma davası ile birleştirilmesini ve davanın reddini istemektedir. Mahkemece; öncelikle, boşanma davası getirtilip, hangi aşamada olduğu saptanıp, yargılaması hala devam etmekte ise; birleştirme talebinin değerlendirilip, tartışılması gerekir. Bu hususta bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir.Bundan ayrı; davadaki istem tedbir nafakası istemi olduğu halde, gerekçede yoksulluk şartlarının oluştuğundan bahsedilerek nafakaya hükmedilmiş olması; hükmedilen nafakanın kararının kesinleşmesine kadar tedbir, kesinleşmesinden sonra yardım olarak nitelendirilmiş olması da usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,27.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.