MAHKEMESİ : AYVALIK 2. ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİTARİHİ : 25/09/2014NUMARASI : 2013/508-2014/322Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesi ile; müvekkili için ödenen, aylık 300.00.- TL olan yoksulluk nafakasının, yetersiz kaldığını ileri sürerek; aylık 1.000.00 TL ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; paranın alım gücünde herhangi bir değişiklik olmadığı gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dava konusu uyuşmazlık; davacı kadın lehine hükmolunan yoksulluk nafakasının artırılması talebine ilişkindir.Türk Medeni Kanunu'nun 176/4.maddesi gereğince; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için, ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir.Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır../..Somut olayda; davacının, ev hanımı olduğu,400.00.- TL ev kirası ödediği,geçimine kızının yardım ettiği; davalının ise, emekli olduğu, 1.530.00.- TL emekli maaşı aldığı,baba evinde kaldığı,kira ödemediği,yeniden evlendiği anlaşılmıştır.Mahkemece; yoksulluk nafakasına karar verilen 2012 yılından dava tarihine kadar geçen süre, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile geçim ihtiyaçları, nafakanın niteliği ve hakkaniyet ilkesi ( TMK 4.maddesi ) ile ÜFE endeks artış oranları gözetildiğinde; yoksulluk nafakasının uygun bir miktar (en azından ÜFE artış oranında) artırılması gerekmektedir. Yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçeler ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.