MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 22/06/2012NUMARASI : 2011/222-2012/211Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davada, taraflar arasında 10.00974 ve 10.00975 numaralı elektrik aboneliği sözleşmesi bulunduğu, bu abonelikler için tahakkuk eden fatura bedellerinin ödenmemesi nedeniyle Adana 6.İcra Müdürlüğünün 2010/2937 sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, takibe vaki davalının haksız itirazının iptali ile % 40 icra inkâr tazminatına karar verilmesi talep edilmiştir.Davalı, dava konusu faturalara konu alacaklar üzerine davacının alacaklıları tarafından haciz konulduğu, kendilerinin de Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/372-2009/491 sayılı hükmüne dayanan 264.339,54 TL alacakları olduğu bu alacağın davaya konu alacakla takas ve mahsubu gerektiği belirtilerek, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalının Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/372-2009/491 sayılı hükmüne konu alacağı mahkeme kararına göre 16.08.2002 tarihinde muaccel olduğu, bu alacağın davacının takibe başladığı 12.03.2010 tarihinde ulaştığı miktarın 250.574,29 TL olduğu, davacının alacağının ise 122.529,63 TL takip alacağına 49.011,85 TL %40 inkar tazminatının ilavesiyle toplam 171.541,48 TL olduğu gerekçesi ile takas sonucunda davalının davacıdan alacaklı olduğu anlaşıldığından takibin devamına yönelik talebin reddi cihetine gidilmiş, hüküm, süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 122/1-2 fıkralarında "Takas, ancak borçlunun takası dermeyan etmek kastını alacaklıya bildirmesiyle vaki olur.Bu takdirde iki borç takas edilebilecekleri andan itibaren en az olan borcun miktarı nispetinde sakıt olmuş addolunur." hükmü düzenlenmiştir. Benzer bir düzenlemede 6098 sayılı T.B.K'nun 143. maddesinde bulunmaktadır. Somut olayda, icra takibine itirazda bulunan davalı, davacıdan alacaklı olduğunu bildirdiğinden ve yapılan incelemeye göre davalının da davacıdan alacaklı olduğu anlaşıldığından, temerrüde bağlı sonuçların takas beyanı ile alacağın doğduğu anda sakıt olacağı kanun hükmü olduğundan, mahkemece, bu yönler üzerinde durulmadan karar verilmesi doğru olmadığı gibi, davanın takas nedeniyle reddedilmesine rağmen davacı lehine (hükmün gerekçesinde) icra inkar tazminatına ve vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.