Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8074 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6414 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde, yoksulluk nafakasının 150 TL’den 400 TL’ye, iştirak nafakasının 150 TL’den 500 TL’ye artırılmasını ve her yıl endekse göre artırılmasını talep etmiştir.Davalı cevabında, yeniden evlendiğini, miktarın fazla olduğunu beyan etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile iştirak ve yoksulluk nafakalarının 150’şer TL’den 300’er TL’ye artırılmasına karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir.Taraflar arasında görülen ve 25.05.2010 tarihinde kesinleşen boşanma kararında davacı kadın lehine 150 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk lehine 150 TL iştirak nafakasına karar verildiği ve bu davanın ise 05.10.2012 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.Davada, yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması talep edilmektedir.Dosya kapsamına göre davacı kadının ev hanımı olduğu, müşterek çocuğun ana okuluna gittiği, davalının ise infaz koruma memuru olup, 2.200 TL maaş aldığ??, evlendiği ve çocuğu olduğu tespit edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, önceki nafaka tarihinden itibaren 2 yıldan çok az fazla bir sürenin geçmiş olması, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki olumsuz değişiklikler ve ÜFE artış oranları dikkate alındığında davacı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı fazladır.Bu durumda, mahkemece; nafakanın niteliği ve yukarıda açıklanan nedenlerle TMK.nun 4.maddesi gereğince “hakkaniyete” uygun nafaka miktarına karar verilmesi gerekirken, somut nedenleri ve gerekçeleri açıklanmadan fazla nafakaya hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.