MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı Vek.Av.... geldi. Aleyhine temyiz olunan davalı ve vekili gelmedi. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için 13.05.2013 gününe bırakılması uygun görüldüğünden, belli günde dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin ......'a ait daireyi 57.000,00 TL bedel ile satın aldığı, davalı tarafından ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesine açılan dava sonucunda ... Sulh Hukk Mahkemesinin 2006/ 1180 Esas 2006/ 1296 sayılı kararı ile kısıtlanan ve kendisine ...'ın vasi olarak atandığı ...'ın ehliyetsiz olması nedeniyle davacıya satılan ... Merkez ... Mahallesi 2277 ada 1 parsel B/Birinci / Bağımsız Bölüm No: 2'de kayıtlı taşınmazın satış ve devir işleminin iptaline karar verildiği, dosyanın kesinleştiği ve taşınmazın kısıtlı adına tapuya tescil edildiğini, davacı müvekkilinin taşınmazın içine 20.000,00 TL harcama yaptığı, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla söz konusu dairenin dava tarihindeki raiç değerinin davalıdan tazmin ve tahsilini, bu talep yerinde görülmediği takdirde davacının davalı tarafa yaptığı ödemelerin denkleştirici adalet ilkesi gereğince dava tarihi itibariyle ulaştığı değerin tespiti ve bu değere davacının taşınmaza yaptığı masrafların ilavesi suretiyle bulunulacak tazminat miktarından şimdilik 57 000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, 2006 yılından beri bedel ödemeden kullandığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, geçersiz sözleşme nedeniyle yapılan satış için toplam 87.154,82 TL'lik tazminattan 57.000,00 TL'sinin dava tarihinden, bakiye 30.157,82 TL'nin ise ıslah tarihi olan 21/03/2012 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm, süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Uygulamada, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması, dava açma tekniği bakımından, tümü ihlal ya da inkâr olunan hakkın ancak bir bölümünün dava edilmesi, diğer bölümüne ait dava ve talep hakkının bazı nedenlerle geleceğe bırakılması anlamına gelir. Bu durumda; 6100 sayılı HMK'nun 177/2.maddesi hükmü gereğince sözlü veya yazılı olarak ıslah yapılabilir. Sözlü ıslah; bu konudaki talebin duruşma tutanağına geçirilmesi ve tutanağın ıslah yoluna başvuran tarafça imzalanması şeklinde gerçekleştirilebilir. Duruşma dışında ıslah ise; mahkemeye verilecek dilekçe ile yapılır ve karşı taraf duruşmada hazır değil ise veya ıslah talebi duruşma dışında yapılıyor ise ıslah dilekçesi veya mahkeme tutanağı haber vermek amacıyla karşı tarafa bildirilir (177/2-c.2). Davacı, ancak, açıklanan yöntemle ve harcını yatırmak suretiyle müddeabihi artırabilir.Davacı tarafından dava yasal düzenlemeye uygun olarak ıslah edilmemiştir. Mahkemece talep aşılarak karar verilemez. O halde, mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, dava dilekçesindeki talebe ilişkin hüküm kurulması gerekirken, taleple bağlılık kuralına aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Kabule göre de; davacının satın almış olduğu taşınmazı iade etmeden ödediği satış bedeli için faiz talebinde bulunup bulunamayacağı değerlendirilmeden alacağın yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi de doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 990 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.