MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasında görülen nişan bozulması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; HUMK'nun 438.maddesindeki koşullar oluşmadığından duruşma talebinin reddine karar verilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, davalı ile nişanlı olduklarını, ancak nişanın bozulduğunu, nişan hediyesi olarak davalıya 1 adet bilezik, 1 adet 22 ayar yüzük, 2 adet alyans ve 1 adet küpe taktıklarını beyan ederek nişanın bozulması nedeni ile bu ziynetlerin aynen, olmadığı takdirde, bedelleri olan şimdilik 5.000 TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, nişanının karşı tarafın kusurlu hareketi ile bozulduğunu, kendisine 5.000 TL. tutarında ziynet takılmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, 3 adet bileziğin aynen, olmadığı takdirde bedeli olan 4.899 TL.’nin dava tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. TMK.nun 122. maddesine göre, nişanlılık evlenme dışında bir nedenden sona ererse, nişanlıların birbirlerine vermiş oldukları, alışılmışın dışındaki hediyeler geri istenebilir. Bu maddeye göre, nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenir. Alışılmış (mutat) hediyelerden kasıt giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Kural olarak giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı vs. gibi) eşyaların iadesine karar verilemez.Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyaları mutat dışı hediye olarak kabul edilmiştir. Davalı tarafa takılan bilezik mutat dışı hediye olup, iadesinde bir usulsüzlük yoktur. Ancak; 6100 sayılı HMK'nun 26.maddesinin 1. fıkrasında; “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü yer almaktadır.Yasanın bu açık hükmünden de anlaşılacağı üzere hâkim, iki tarafın iddia ve savunmaları ile bağlı olup talepten fazlasına veya başkasına hükmedemez. Somut olayda, davacı taraf, dava dilekçesinde, 1 adet bileziğin iadesine karar verilmesini istediği halde, mahkemece talep ile bağlı kalınmadan ve talebi aşarak, 3 adet bileziğin iadesine karar verilmiştir. Öyle ise mahkemece, bu ilkeler gözetilerek ve talep ile bağlı kalınarak 1 adet bilezik için iadeye karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.