Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7246 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5252 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİTaraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; davalı ile 2008 yılından beri evli olduklarını, davalının açtığı boşanma davasının reddedilip kesinleştiğini, halen ayrı yaşadıklarını belirterek, aylık 1.000 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davacının ayrı yaşamakta haklı olmadığını belirterek, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının eşinden ayrı yaşamasını gerektirecek haklı bir nedeninin olduğunu ispatlayamadığı, haklı bir neden olmaksızın eşinden ayrı yaşayan tarafın nafaka talep edemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK'nun 197.maddesi gereği ayrı yaşamada haklı olan eş diğer eşten tedbir nafakası isteyebilir. Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa, Hakim, "Eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıyı, konut ve ev eşyasında yararlanmaya ve eşlerin malların yönetimine ilişkin önlemleri alır" denilmektedir.Somut olayda; davacı için ayrı yaşamda haklılık iddiasına dayalı olarak tedbir nafakası istenmektedir. Davalı, tarafından açılan boşanma davası "Davalının evlilik birliğini temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir kusurunun varlığı kanıtlanamadığı..." gerekçesi ile reddedildiği ve kesinleştiği anlaşılmıştır. Boşanma davasının reddedilmesinden sonra eşlerin müşterek yuvada oturmaları asıldır. Evlilik birliğini kurma görevi açtığı boşanma davası reddedilen eşe yani davalıya düşmektedir. Davalı, boşanma davasında ileri sürdüğü sebepleri iş bu davada da ileri sürmüş, ancak açtığı boşanma davası reddedilmiştir. Tarafların, davalı tarafından açılan boşanma davasının reddedilmesinden sonra bir araya gelmedikleri anlaşıldığından davacı ayrı yaşamakta haklıdır. O halde; ayrı yaşamada haklı olan davacı lehine hakkaniyete uygun bir miktar tedbir nafakasına hükmolunması gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 02.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.