MAHKEMESİ : ANKARA 1. SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 19/01/2012NUMARASI : 2011/2309-2012/86 Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, davalıya 1999-2000 ve 2001 yılı ilk altı ayı için yönetim görevinden dolayı 1671,81 TL fazla ek ders ücreti ödendiği ileri sürülerek, tahsili ile fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece, davalının tebligata yarar açık adresini bildirmesi için davacı vekiline verilen kesin süreye rağmen davacı vekili tarafından adresin bildirilmediğinden bahisle HMK 119/2 ve 318. maddeleri hükmü gereğince davanın açılmamış sayılması cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 119.maddesinde tahdidi olarak dava dilekçesinde bulunması gereken hususlar sayılmıştır. Anılan maddenin ikinci fıkrasında ise, dava dilekçesinde bulunması gereken bu unsurlardan mahkemenin adı, dava konusu ve değeri, vakıalar, deliller ve hukuki sebepler dışında kalanlardan herhangi birinin eksik bırakılmış, yazılmamış olması durumunda hakimin davacıya eksikliğin tamamlanması için kesin süre vermesi gerektiği belirtilmiştir. Gerek 115 ve gerekse 119.maddelerde verilen kesin sürenin bir haftalık süre olacağı da belirtilmiştir. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması halinde dava açılmamış sayılır (m.119/2). 1086 sayılı Kanunun 179'uncu maddesindeki düzenlemeye karşılık gelen bu madde ile, dava dilekçesinde bulunması gereken hususların neler olduğu, ilâve unsurlarla birlikte ve daha geniş olarak düzenlenmiştir. Somut olayda; Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı tarafın adı soyadı (D.. T..) ve adresinin (Anadolu Ticaret ve Ticaret Meslek Lisesi/ Altındağ- ANKARA) olarak gösterilmiş, belirtilen davalı adresine çıkartılan dava dilekçesi ve tensip tutanağı ekli davetiyenin bila ikmal iade olunduğu anlaşılmıştır. 16.12.2011 tarihinde yapılan ihtar ile davacıya bir haftalık kesin süre içinde davalının açık adresinin bildirilmesi aksi halde davanın açılmamış sayılacağı hususu bildirilmiştir. Ancak, verilen sürede davalının yeni adresinin bildirilmediği anlaşılmaktadır. Bunun üzerine mahkemece, verilen süre içerisinde ara kararı gereğinin yapılmadığı, eksikliklerin giderilmediği gerekçesi ile HMK.119/2 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. HMK. 119.maddesinde belirtilen husus; dava dilekçesinde davalı tarafın adresinin hiç yazılmamış, bildirilmemiş olması durumunda davacı tarafa verilecek bir haftalık kesin süre içinde bu eksikliğin tamamlanmasının istenmesi, tamamlanmaması halinde uygulanacak yaptırımın karşı tarafa ihtar edilmesidir. Aksine düşünce, gerek Tebligat Kanunun gerekse Tebligat Tüzüğünün tebligata ilişkin ilgili hükümlerini (Teb.K. mad. 21- 25- 28, Teb. Tüz. 28- 46 vs.) işlevsiz hale getirecektir. O halde mahkemece yapılacak iş; davalının dava dilekçesinde gösterilen açık adresine tebligat yapılamadığı gözönüne alınarak, davalının tebligata yarar açık adresinin (mernis v.s.) araştırılarak, tespit edilen adresine tebligat yapılması ve işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, itibar edilmeyen gerekçeler ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.