MAHKEMESİ : NİZİP SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 03/01/2013NUMARASI : 2008/576-2013/12 Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dilekçesinde; 11839 abone numaralı sayaç ile ilgili olarak hakkında kaçak tutanağı tanzim edildiğini ve faiz hariç 2.800 TL. idari para cezası tahakkuk ettirildiğini, bununla ilgili Nizip 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/114 Esas sayılı dava dosyasından beraat ettiğini, kesinlikle kaçak elektrik kullanmadığını, anılan sebeple ödemek zorunda kaldığı 2.800 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tarafına ödenmesini talep ve dava etmiş ise de, yargılamanın devamı sırasında davacı F.. K.. 10/10/2009 tarihinde vefat etmiş, mirasçısı eşi F.. K.. kendi adına asaleten ve çocukları Harun ve Ahmet adına velayeten davaya dahil edilmiştir. Mahkemece; davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir . Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Dava konusu uyuşmazlık, kaçak elektrik bedelinden, davacının sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır. Davalı elemanlarınca 16.08.2006 günlü kaçak elektrik tespit tutanağı ve Müşteriler Müdürlüğü Sayaç Ayar Şefliğinin 14/08/2006 günlü tespit tutanağı içeriğinden davacı tarafından kullanılan sayacın vekalet mühürlerinin bulunmadığı, numarötörle oynandığı hususu sabittir. Kaçak elektrik tutanağı aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan resmi belgelerden olup, aksi de ispat edilemediğine göre, bu durumda mahkemece, davacının kaçak elektrik kullandığının kabulü ile, tarifeye göre davacının talep edebileceği tazminat tutarının Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve 622 Sayılı EPDK Kararı uyarınca alanında uzman bilirkişiden alınacak rapor ile belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak davanın reddi cihetine gidilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.