Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7084 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3136 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : SANDIKLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 19/06/2012NUMARASI : 2010/326-2012/225Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin 2009 yılının 8. ayı içerisinde toplam 105 tane koyun ile bir adet koç satın aldığını, demişbaş usulü ortaklık ile davalılardan İ.. B..'ye teslim ettiğini, hayvanların bakımı için müvekkilinin davalıya 1.500 TL para verdiğini, davalı İ.. B..'nin koyunların 105 tanesinin içerisinden satmak suretiyle 68 tanesini bıraktığını, yine 81 kuzu içerisinden 30 tanesini sattığını ve 51 kuzu kaldığını, davalı İsmail'in hayvanları demirbaş usulü ortak aldığını kabul etmeyerek, koyunların, kuzuların, koçun ve tamamının kendisine ve çocuklarına ait olduğunu iddia ettiğini ileri sürerek, 68 adet koyun, 1 koç, 40 adet kuzunun davalılardan alınarak müvekkiline verilmesine, koyunların kaybolması veya bulunamaması durumunda değeri olan 40.100,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davacının iddia ettiği gibi bir demirbaş ortaklığının bulunmadığını, davacının mülkiyet iddiasını yazılı belgelerle ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin 65 adet koyunu satın aldığını, bunun karşılığında 01/09/2010 vade tarihli 21.000 TL bedelli bono senedinin davacıya verildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davalıların hile ile ortaklık sözleşmesini inkar edip kendisine ait koyunlara davalılar tarafından sahip çıkıldığı iddiasını ve ortaklık sözleşmesini davacının ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, taraflar temyiz etmiştir.Somut olayda; davacı, davalı taraf ile adi ortaklık sözleşmesi yaptıklarını yasal delillerle ispatlayamamıştır. Ancak, davacının davada yemin deliline de dayandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacıya, davalı tarafa yemin yöneltme hakkı olduğu hatırlatılmadan karar verilmiştir.Hal böyle olunca mahkemece, davacıya savunmasını ispat zımnında davalı tarafa yemin yöneltme hakkı olduğu hatırlatılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, değinilen bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiş, bozma sebep ve şekline göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.