MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının 2011 yılında tükettiği elektrik faturalarına yansıtılan kaçak kullanım bedeli 61.951 TL’nin talep edilmesinin yasal dayanağı olmadığını belirterek, ödenen bedelinin istirdadı amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptalini talep etmiştir.Davalı BEDAŞ vekili cevabında, dava konusu kayıp-kaçak bedelinin EPDK kararları ve yönetmelik gereğince tahakkuk edildiğini, bu konuda EPDK’nun yetkili olduğunu beyan etmiştir.Mahkemece; kayıp kaçak bedelinin EPDK tarafından belirlenen tarife ile tahakkuk edildiğinden, bu konuda EPDK yetkili olduğundan bahisle davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.Dosya kapsamına göre davacının abone olduğu, 12.04.2011-14.12.2011 döneminde 9 adet faturada 61.951 TL kayıp kaçak bedelinin yansıtıldığı, bilirkişi raporuna göre bu bedelin mevzuata uygun olduğu ve faturaların davalı kurum tarafından tahakkuk edildiği anlaşılmaktadır. Davada, kayıp-kaçak elektrik bedelinden sorumlu olunmadığının tespiti ve faturalara yansıtılarak ödenen bedelin istirdadı talep edilmektedir.Uyuşmazlık, faturalara yansıtılan bu bedelin kimden talep edileceği noktasında toplanmaktadır.4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun 13. maddesinin (a) bendinde düzenlemeye tabi tarifelere ilişkin olarak "... Fiyat yapısı içinde, söz konusu tüzel kişinin piyasa faaliyetleri ile doğrudan ilişkili olmayan hiçbir unsur yer alamaz..." hükmü, Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliğinin 21.maddesinde de “Tarife önerisindeki fiyat yapısı içerisinde, tarifeleri düzenlemeye tabi tüzel kişilerin piyasa faaliyetleri ile doğrudan ilişkili olmayan hiçbir unsur yer alamaz ve Kurum tarafından onaylanmış bir tarifenin fiyat yapısına hiçbir surette müdahale edilemez.” hükmü yer almaktadır. EPDK tarafından onaylanarak yürürlüğe giren söz konusu tarifeler, elektrik dağıtım şirketlerinin perakende satış ve dağıtım lisansları kapsamında ilgili mevzuat ile düzenlenmiş olan elektrik piyasası faaliyetlerine ilişkindir. 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun 13. maddesinin (a) bendinde ayrıca, "Kurul onaylı tarifelerin hüküm ve şarttan, bu tarifelere tabi olan tüm gerçek ve tüzel kişileri bağlar..." hükmü yer almaktadır. Elektrik dağıtım şirketleri (başka bir deyişle davalı şirketin), yukarıda açıklanan yasal düzenleme kapsamında EPDK Kurul Kararları ile onaylı tarifeleri uygulamakla yükümlüdür.Bu durumda, davanın EPDK kararlarını uygulamakla yükümlü davalı BEDAŞ aleyhine açılmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, mahkemece; davanın esası hakkında inceleme yapılarak hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçe ile karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.