Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6956 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5316 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; kaçak elektriği davacının oğlu Halil’in kullandığını, Ceza Mahkemesi kararı ile cezalandırıldığını, davalının ise davacı aleyhine icra takibi yaptığını, tahakkuk ettirilen 32.072,33 TL borcun haksız olduğunu davalının davacının banka hesabındaki 11.350 TL'ye haciz koyduğunu belirterek takibin iptaline, borçlu olmadığının tespitine ve haciz konulan 11.350 TL’nin davacıya teslimine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımına uğradığını, yapılan işlemin yasaya uygun olduğunu, hukuk hakiminin ceza yargılaması ile bağlı olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece tarımsal sulama yapılan kuyunun fiilen davacı tarafından kullanılmadığı, su kuyusunun davacının oğlu Halil’in olduğu, Halil tarafından kullanıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Tarla maliklerinin kaçak elektrik bedelinden sorumlu olacaklarına ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığından kural olarak kaçak elektrik bedelinden ancak kaçak kullanım yapan gerçek ve tüzel kişiler sorumludur.Somut olayda davacı hakkında 18.05.2008 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı nedeni ile Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma yapıldığı; şüphelinin (davacının) sulama yapmadığı ve arazi ekip biçmediği gerekçesi ile ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, davacının oğlu Halil hakkında aynı tutanağa dayanılarak hırsızlık suçundan açılan kamu davasında Asliye Ceza Mahkemesi tarafından sanık Halil Üfles’in 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı, hapis cezasının zararın ödenmesi koşulu ile ertelendiği; anılan bu kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. BK. 53.maddesinde; hukuk hakiminin Ceza Mahkemesinin verdiği beraat kararı ile bağlı olmadığı, Ceza Mahkemesinin kararının kusurun takdiri ve zararın miktarı konusunda hukuk hakimini bağlamadığı düzenlenmiştir. Davaya konu kaçak elektrik tespit tutanağı davacı adına düzenlenmiş; davacı kaçak elektrik kullanmadığını oğlu Halil’in kullandığını ileri sürmüş; davalı ise davacının abone olmaksızın kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini belirtmiştir.Hal böyle olunca, mahkemece kaçak elektrik tutanağına konu taşınmazın tapu kaydı Tapu Sicil Müdürlüğünden getirtilerek taşınmazın davacı adına kayıtlı olup olmadığının tespit edilmesi, taşınmazda davacının faaliyette bulunup bulunmadığı, faaliyette bulunuyor ise faaliyetin hangi tarihten itibaren başladığının ilgili İlçe Tarım Müdürlüğü, Muhtarlık ve diğer kurumlardan sorularak saptanması, kaçak elektrik kullanma fiilinin kim tarafından işlendiğinin tutanak düzenleyicileri dinlenerek ve zabıta araştırması yapılarak şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, daha sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.