Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6929 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7411 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 11. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 19/07/2013NUMARASI : 2012/663-2013/670Taraflar arasında görülen nafakanın kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesinde, müşterek çocuğun yurt dışında okuduğunu, masraflarının davacı baba tarafından karşılandığını, çocuğun anne yanında kalmadığını beyan ederek, davalı anneye ödenen iştirak nafakasının kaldırılmasına, olmadığı takdirde bu nafakanın küçüğe ödenebilmesi için, uluslararası bir bankada banka hesabı açtırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine, davalı anneye ödenen iştirak nafakasının küçük için harcandığı ispat edilemediğinden, küçük için açılacak uluslararası şubeleri olan bir banka hesabına iştirak nafakasının yatırılarak, küçüğün iştirak nafakasına bizzat ulaşabilmesi için gerekli banka kartı temin koşullarının sağlanmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur.Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır".Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur" (TMK. 330/1).Bu madde hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, iştirak nafakası, velayet hakkı kendisine verilmeyen tarafından, bu hak kendisine verilen tarafa, çocuğun ihtiyaçları için kullanılmak üzere verilen bir nafakadır.Somut olayda, velayet hakkı davalı anneye verilmiştir. Velayetin değiştirilmesi durumu da söz konusu değildir. O halde, iştirak nafakasında hak sahibi olan davalı annedir.Bu itibarla mahkemece, yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek, davanın tamamen reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılıdeğendirme sonucu kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.