Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6916 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7424 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : MUĞLA 2.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 18/07/2013NUMARASI : 2009/579-2013/542Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı idare vekili dilekçesinde, Muğla Devlet Hastanesinde görev yapan davalı doktorun başka bir sağlık kuruluşunda hizmet içi eğitim gördüğü sırada, kendisine döner sermaye ek ödemesinden fazla ödeme yapıldığını beyan ederek, şimdilik 8.256 TL fazla ödemenin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı savunmasında, yapılan ödemede kendisinin bir kusurunun bulunmadığını, edindiği deneyimi kendi hastanesinde kamu yararında kullandığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosyada mevcut, Sayıştay uzman denetçilerinden alınan iki ayrı raporda özetle, "hizmet içi eğitim gören davalı doktora, bu hizmeti süresince, fiilen çalışanlara uygulanan 2,5 kat sayısı dikkate alınarak ek ödeme yapıldığı, oysa ki 0,80 kat sayısının esas alınması gerektiği, bu nedenle de davalıya 8.552 TL fazla ödeme yapıldığı" belirtilmiştir.Akabinde, avukat bilirkişiden alınan 21.02.2012 tarihli raporda ise "Davalının hizmet içi eğitim için görevlendirildiği dönem için kendisine 2,5 katsayı uygulamasının yönetmelik hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, dolayısıyla da ortada bir kamu zararının bulunmadığı" belirtilmiş, mahkeme tarafından da bu rapor esas alınarak hüküm tesis edilmiştir.HUMK.nun 275. ve devamı maddelerinde; "bilirkişilik" müessesesi düzenlenmiş olup, anılan maddede mahkemenin çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar vereceği düzenlendikten sonra 286.maddede de bilirkişinin oy ve görüşünün hakimi bağlamayacağı düzenlenmiş ise de işin çözümünde teknik bilgi ve birikimin gerekliliğine inanılarak bilirkişi incelemesi yaptırıldığına göre verilen raporlar çelişkili ise mahkeme HUMK.nun 283.maddesi hükmüne dayalı olarak, bilirkişiden açıklama ya da ek rapor isteyebileceği gibi 284.maddesi hükmüne dayalı olarak yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak yeni bir rapor alabilir.Aynı ilkeler 6100 sayılı HMK beşinci bölümünde; "bilirkişi incelemesi" ismi altında ve 266-287.maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bilirkişi raporu kural olarak hâkimi bağlamaz. Hakim raporu serbestçe takdir eder. Hakim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir. Bilirkişi raporları arasındaki çelişki varsa hakim çelişkiyi gidermeden karar veremez.Somut olayda; bilirkişi raporları arasında açık çelişki bulunmakta olup, mahkemece bu çelişki giderilmeden hüküm tesis edilmiştir.Öyle ise mahkemece, konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınıp, önceki raporlar arasındaki çelişki de giderilerek, avukat bilirkişinin de bu konuda ehil olmadığı gözetilerek, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.