Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6575 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21191 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : YALOVA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 23/05/2013NUMARASI : 2009/443-2013/311 Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dilekçesinde, murisin el yazılı bir vasiyet düzenlediğini, ancak bu vasiyetin şekil şartlarına haiz olmadığını, belgede tahrifat yapıldığını, sonradan eklemeler olduğunu beyan ederek, vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, el yazılı vasiyetnamenin geçerli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Medeni Kanun'un 538. maddesi gereğince, "El yazılı vasiyetnamenin yapıldığı yıl, ay ve gün gösterilerek, başından sonuna kadar murisin el yazısı ile yazılmış ve imzalanmış olması zorunludur." Somut olayda; davaya konu teşkil eden 27.04.1984 tarihli belgenin incelenmesinden, murisin isim ve imzasının bulunduğu, yapıldığı tarihinde yer aldığı görülmektedir. Ancak; tarih ve imzanın yer aldığı sayfada, çizgi ile ayrılmış bölümde "Bunun haricinde hiç kimse bir hak talep edemez. Antı parantez benim servetimin tek varisi kardeşim K.. Ö..'dur. Ablam sağ ise, ona da bakmaya ve anneme de bakmaya mecburdur." ifadelerinin yazılı olduğu, K.. Ö..'un mirasçı nasbedildiği bölümün burası olduğu, bu bölümün altında ise murisin parafı, ad ya da soyadının bulunmadığı görülmüştür. Öyle ise mahkemece, Adli Tıpın ilgili ihtisas dairesinden ek rapor alınıp, eğer çizgi ile ayrılmış ve yukarıdaki ifadelerin yazılı olduğu bölümün, belgenin diğer bölümleri ile aynı anda yazılıp yazılmadığının tespit edilmesinden sonra, eğer aynı anda yazılmış ise, bu vasiyet geçerli olup, şimdiki gibi davanın reddine karar verilmesi, eğer aynı zamanda yazılmamış ise, bu çizgi ile ayrılan bölümün altının da muris tarafından imzalanması gerektiği gözetilip, böylelikle de MK.'nun 538.maddesindeki murisin imzasının bulunması şartının yerine getirilmediği, şekil şartına uymayan vasiyetnamenin de geçersiz olduğu kabul edilip, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.