MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararının iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; ... Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığının 11.07.2012 tarih ve 544 Karar sayılı "tüketiciye ait evinde kullanmış olduğu elektrik ücretine ilave olarak yansıyan kayıp-kaçak ve... okuma bedellerinin iptal edilmesine ve daha önce alınan bu bedellerin geriye dönük olarak hesaplanarak tüketiciye iade olunmasına" dair kararının yasaya aykırı olduğunu belirterek, iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı davanın reddini savunmuştur.Mahkemece; tüketici sorunları hakem heyeti başkanlığı kararında, davacı kurumun elektrik ücretine ek olarak yansıttığı kaçak/kayıp ve ... okuma bedelleri miktarının belirtilmediği, kararın kapsadığı zaman dilimi gözönüne alındığında miktarın kesinlik sınırının altında olamayacağı, kararın kesinlik sınırının üzerinde kaldığı, kararın ilam niteliğinde olmadığı, ancak Tüketici Mahkemelerinde açılabilecek bir davada delil olarak ileri sürülebileceği, davacının delil niteliğindeki Hakem Heyeti kararının iptalini istemekte hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 22.maddesi gereğince il ve ilçe merkezlerinde bu kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kurulmuştur. Değeri beşyüzmilyon liranın altında bulunan uyuşmazlıklarda Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvuru zorunludur. Bu kararlar İcra İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir. Taraflar bu kararlara karşı 15 gün içinde tüketici mahkemesine itiraz edebilirler. Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine tüketici mahkemesinin vereceği karar kesindir. Değeri beşyüzmilyon lira ve üstündeki uyuşmazlıklarda tüketici sorunları hakem heyetlerinin verecekleri kararlar tüketici mahkemelerinde delil olarak ileri sürülebilir. Yasadaki bu parasal sınır 01.01.2012'den itibaren 1.161,67 TL'ye çıkarılmıştır. Somut olayda uyuşmazlığı oluşturan kayıp-kaçak kullanım,... okuma bedelinin ve daha önce alınan bu bedellerin değeri belirli değildir, tüketici sorunları hakem heyetinin verdiği karar ancak tüketici mahkemesinde açılmış davada delil olarak ileri sürülebilir. Bu kararın iptali içinde tüketici mahkemesine dava açılamaz.Ancak, HUMK'nun 76.maddesi gereği olayları açıklamak taraflara hukuki nitelemeyi yapmak hakime ait bir görevdir. Davacı her ne kadar açtığı davada tüketici sorunları hakem heyeti kararının iptalini istemişse de dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının taraflar arasında abonelik sözleşmesi nedeni ile davalının kayıp-kaçak kullanımı... okuma bedelini ve daha önce alınan bu bedelleri ödeme yükümlülüğü altında olup olmadığı konusunda çıkan muarazanın men'ini diğer bir deyişle çekişmenin giderilmesini istediği anlaşılmaktadır.Hukuki yarar dava şartı olup mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmelidir. Açıklanan bu durumda mahkemece davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi isabetli bulunmamıştır.6100 sayılı Yasanın 25, 31, 119.maddeleri gereğince mahkeme açılan bu davayı aydınlatmalı, tüketici sorunları hakem heyeti kararını delil olarak kabul etmeli, davacı tarafa dava değerini açıklattıktan sonra açılan bu davayı alacak davası (eda davası) olarak görmelidir.Nitekim HGK 2004/13-417 E.- 2004/442 K.sayılı kararında da muarazanın men'i (çekişmenin giderilmesi) davalarının usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğinde olduğunun, bu tür davalarda hem bir muarazanın varlığının tespitinin ve hem de onun men'inin talep edildiğinin belirtildiği anlaşılmaktadır.O halde, mahkemece; yukarıda anılan ilkeler ışığında işin esasına girilip, oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde karar tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.