Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6512 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 14033 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : KONYA(KAPATILAN) 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 08/10/2013NUMARASI : 2012/218-2013/232Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesi ile; taraflar arasında, 01.02.2010 tarihinde ticarethane abonelik sözleşmesi imzalandığını; eski sayacın değiştirildiğini ve eski sayaç üzerindeki endeksin yeni sayaca ilave edilerek tahakkuk yapıldığını, davalının fatura bedelini ödemediğini; bunun üzerine, davalı aleyhine Konya 14.İcra Müdürlüğü'nün 2011/3380 sayılı dosyasında 3.026,76 TL asıl alacak, 684,21 TL gecikme cezası, 123,16 TL KDV olmak üzere toplam 3.834,07 TL üzerinden icra takibi başlatıldığını; davalının itirazı üzerine, takibin durduğunu belirterek; itirazın iptali ile takibin devamına ve % 20 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile; uyuşmazlığın, davalının babası adına kayıtlı dükkanın elektrik kullanım bedelinden kaynaklandığını, bu dükkanın 2010 yılı Ocak ayına kadar Y.. B..'nun kiracı olarak kullandığını, Y.. B..'ın tahliyesinden sonra dükkanı yeniden kiraya vermek istediklerini; bu sebeple, davalı idareye müracaat ederek saatin değiştirilmesini ve yeni abone işlemlerinin yapılmasının istendiğini; talep doğrultusunda saatin sökülerek davacı şirketle yeni abonelik sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeden önceki dönemden sorumlu tutulamayacağını, talebin fahiş olduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; sayaç üzerinde yapılan tespitte örtüşen tüketim rakamının hangi tarih aralıklarına ait olduğunun tespit edilemediği, borcun kaynağı olan tüketimin kimin aboneliği zamanında yapıldığı tespit edilemediğinden, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Kural olarak elektrik abonelik sözleşmelerinde kullanılan elektrik tüketiminden abone ile birlikte fiili kullanıcı da sorumludur. Somut olayda, davacı ile davalı arasında uyuşmazlığa konu tüketim döneminde (eski sayaç üzerindeki endeks döneminde) abonelik sözleşmesi olmadığı için davalının bu döneme ilişkin sözleşmeden kaynaklanan sorumluluğu yoktur. Bu noktada davalının fiili kullanıcı olup olmadığının tespiti önem arz etmektedir.Dosyada; davalı, uyuşmazlığa konu taşınmazın babasına ait dükkan olduğunu; bu dükkanı 2010 yılı Ocak ayına kadar, dava dışı Yusuf Bayraktaroğlu'nun kiracı olarak kullandığını, takibe konu sayaç üzerindeki tüketimin bu döneme ilişkin olduğunu, davacı ile adıgeçen dava dışı kiracı arasında abonelik sözleşmesi imzalanmadığı belirtilerek, borca itiraz edilmiş, mahkemece elektrik tüketiminin yapıldığı bu taşınmazda davalının veya dava dışı üçüncü kişinin fiili kullanıcı olup olmadığı hususunda yeterli araştırma yapılmadan karar verildiği anlaşılmaktadır.O halde mahkemece yapılacak iş, davalının elektrik tüketiminin olduğu taşınmazda, taraflar arasında abonelik sözleşmesi yapılmadan önceki tarihte (eski sayaç değitirilmeden önce) fiili kullanıcı olup olmadığını tespit edip sonucu dairesinde karar vermek olmalıdır. Mahkemece eksik inceleme ve araştırmaya dayalı karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.