Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6486 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 11171 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : AKÇAKALE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 13/11/2013NUMARASI : 2011/146-2013/252Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili; müvekkili hakkında 23/02/2009 tarihli 45.743,30 TL endekse dayalı olmayan borca ilişkin fazlaya ilişkin dava ve talep hakkı saklı kalmak kaydı ile borçlu olmadıklarının tespiti ile yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın usul ve yasaya aykırı olduğumu haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne; davacının, davalı Dedaş tarafından 06/02/2009 yılında düzenlenen endeks esaslı olmayan faturaya istinaden 12.547,10 TL. borcu olmadığının tespitine, davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, karar verilmiş; sözkonusu karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazları yerinde değildir.4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13.maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, sayaca müdahale edilerek mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15.madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulacağı ve kurul onayı ile uygulamaya konulacağı açıklanmıştır.Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından, 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak "Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar" hakkında 622 sayılı karar alınmıştır6100 Sayılı HMK 204/2.maddesinde yetkili memurların görevleri içinde usulüne uygun olarak düzenledikleri belgelerin, aksi ispatlanıncaya kadar kesin delil sayılacağı açıklanmıştır.Somut olaya gelince; davacıya ait .. Nolu .. Marka Sayacın TC. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Şanlıurfa İl Müdürlüğü Ölçü ve Ayarlar Şube Müdürlüğünün muayenesi sonucunda tanzim kılınan raporda "T.C mühürlerinin sağlam olduğu, iç mekanizma muayenesinde sayacın numaratörü üzerinde müdahaleden kaynaklı çizikler olup, numaratördeki çiziklerin endeksleri geri almak amacıyla yapıldığı, bu müdahalenin ise sayaç klemens vidalarının gevşek olduğu ve klemensi sökerek oluşan boşlukta numaratöre müdahale edildiği ve klemens vidalarının sökülmesi ile akım ve gerilim bobinlerinin iletken vidalarınında gevşek olduğu tespit edilmiş; ancak buna rağmen hükme esas alınan bilirkişi raporunda kaçak elektrik bedeli üzerinden hesaplama yapılmamıştır.Dosya içerisinde bulunan T.C. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Şanlıurfa İl Müdürlüğü Ölçü ve Ayarlar Şube Müdürlüğünün muayenesi sonucunda tanzim kılınan rapordan davacının kaçak elektrik kullandığı tespit edilmiştir. Sözkonusu rapor niza konusu sayaca ilişkin maddi olgulara ilişkin tespitleri içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir. Davacının kaçak elektrik kullandığı kesin bir biçimde saptanmış, sözkonusu raporun aksi ispat edilememiştir.Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle dosyanın önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak ve aralarında elektrik mühendislerinin de bulunduğu üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, bilirkişi heyetinden davalının davacı taraftan isteyebileceği dava konusu bedellerin, tutanağının düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan yönetmelik ve 122 sayılı EPDK karar hükümlerine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli ve davalı itirazlarını karşılar tarzda rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.