Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6359 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20666 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : GÖNEN(BALIKESİR) ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİTARİHİ : 24/06/2014NUMARASI : 2013/471-2014/563Taraflar arasındaki (asıl davada) nafakanın artırılması- (karşı davada) nafakanın indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı -karşı davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Gönen Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/433 E. 2012/81 K. sayılı ilamı ile küçük Elif ve Esin'in velayetlerinin davacıya verildiğini, davacı ve küçükler için ayrı ayrı 150'şer TL'den toplam 450,00 TL iştirak ve yoksulluk nafakasına hükmedildiğini; çocukların dershaneye gittiğini, eğitim-öğretimleri için olağan ve zorunlu giderleri bulunduğunu, aradan bir yılı aşkın süre geçmesine rağmen herhangi bir artış yapılmadığını, hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak davacı ve çocuklar için nafakanın aylık 100,00'er TL artırılarak toplamda 750,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin mevcut nafakayı dahi ödeyemediğini, davalının halen işsiz olduğunu; davacının ise, ev temizliğine gittiğini, her gün 80,00 TL gelir elde ettiğini, İsviçre'deki amcasının her ay para yardımı yaptığını, davacının yaz aylarında ek gelir olarak düğünlere gidip yemek yaptığını, evindeki mobilyaları yenilediğini; davalının asgari ücret aldığı kabul edilse dahi, asgari ücretin yarısının nafaka olarak ödenmesinin hakkaniyete aykırı olduğu, davalının kendi ihtiyaç ve masraflarını karşılayamadığını ileri sürerek; nafakaların hakkaniyet gereği indirilmesini; davacının davasının ise, reddini talep etmiştir.Mahkemece; tarafların ekonomik durumları ve davacının ihtiyaçlarında önemli bir değişme olmadığı kabul edildiğinden; yalnızca, aradan geçen süre nazara alınarak davacı ve çocuklar lehine dava tarihinde bir önceki yılın aynı ayına göre (%6,23) TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında artış yapılması hakkaniyete uygun bulunmuş, davanın kısmen kabulüne, Gönen Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2011/433 Esas, 2012/81 Karar sayılı kararı ile hükmedilen davacı ve küçük Esin ve Elif için aylık 150,00'şer TL yoksulluk ve iştirak nafakalarının dava tarihinden itibaren ayrı ayrı TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında arttırılmasına, fazlaya İlişkin talebin ise reddine; karşı dava yönünden ise, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı-karşı davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, Gönen Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesi'nin 2011/433 E.-2012/81 K.sayılı İlamında, dava tarihinden itibaren başlamak üzere müşterek çocuklar E.. C.. ve E.. C.. için ayrı ayrı 150'şer TL ve davacı Ş.. C.. için aylık 150 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davacının, bu davadaki talebi ise; hükmedilen tedbir nafakasının artırılmasına ilişkin olup, mahkemece; hüküm fıkrasında, yoksulluk ve iştirak nafakası ifadesinin kullanılması hatalıdır. Ayrıca, hükümde takdir edilen nafaka miktarının açıkça belirlenmesi gerekirken; sadece, ÜFE oranında artırım şeklinde ifadenin kullanılması da usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.