MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; davalı şirket tarafından elektrik faturalarının ödenmediğini, yapılan icra takibine itiraz edildiğini, davalı borçlu tarafından takibe, borca ve yetkiye itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı şirketin adresinin ...'de olduğunu, ... icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın esastan da reddinin gerektiğini belirtmiştir.Mahkemece; davalının icra dosyasındaki yetki itirazının kabulü ile davanın yetkisizlik nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki bilgilerden taraflar arasındaki 24.07.1986 tarihli elektrik kuvveti satışına dair abonman sözleşmesinden, sözleşmenin yerine getirileceği yerin ... olduğu, davalının 01.01.1985 başlangıç tarihli kira sözleşmesinden de aynı adreste ticarethane işleten kiracı olduğu anlaşılmaktadır.HMK.6.maddesinde; "genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir" HMK.10.maddesinde; "Sözleşmeden doğan davalar sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir" düzenlemeleri yeralmaktadır.Somut olayda davacı; davasını genel veya özel yetkili mahkemede açmak konusunda bir seçim hakkına sahiptir. Sözleşmeden doğan bu dava davacının seçimine göre davalının yerleşim yerinde; ya da sözleşmenin yerine getirileceği yerde açılabilir.Mahkemece; davanın açıldığı yerin HMK.10.maddesine uygun olarak davacı tarafından seçildiği; sözleşmenin yerine getirileceği yer mahkemesinde sözleşmeden doğan davanın açılmasının yasaya uygun olduğu gözetilmeksizin davanın yetkisizlik nedeni ile reddine karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi verilen kararda yetkili mahkemenin gösterilmemesi de isabetli bulunmamıştır. Eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.